(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2019/5639 E. , 2020/1829 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili asliye hukuk mahkemesine sunduğu, 22/04/1983 havale tarihli dilekçesi ile; ... ilçesi sınırları içerisinde doğusu dik yamaç ve karayolu, batısında sarp kayalık, kuzeyinde karayolu, güneyinde deniz olan takriben 7 dönümlük, doğudan gelen ve büyük çakıl plajı denilen sabit sınırlarını belirttikleri plaj yerinde tabii yatağı olan arazi parçasının davalı ..."nın diğer davalı ..."e noterde tanzim edilen sözleşme ile kiraya verdiklerini, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer olduğunu, dava konusu taşınmazın maliye hazinesi adına tespit ve tescili ile davalılarm bu taşınmaza olan müdahalelerinin önlenmesini talep etmiş, dava mahkemenin 1983/92 Esas sırasına kaydedilmiş, mahkemece 08/09/1989 gün 1983/92 Esas- 1989/158 Karar sayılı ilam ile görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesinin1990/3 Esas sırasına kaydedilmiştir.
Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi 1987/71 Esas sayılı dosyasında, davacı Orman Genel Müdürlüğü sunmuş olduğu 12.03.1987 havale tarihli dava dilekçesi ile, ... ilçesi, Merkez mahallesinde kain 5260 m2 miktarındaki 120 ada 1 nolu parselin kesinleşen orman tahdit sınırı içerisinde kaldığını, davalı Hazine adına tespit gören taşınmazın tespitinin iptali ile bu yerin orman olarak tespit dışı bırakılmasını talep etmiş, mahkemece 20/10/1987 günlü karar ile görevsizlik kararı verilmiş, kadastro mahkemesinin 1988/170 sayılı Esasına kaydedilen dosya 1990/3 Esas sayılı dosya ile birleştirilmiştir.
Yörede 1982 yılında yapılan kadastro sırasında Kaş ilçesi, Merkez mahallesi, ... mevkii 120 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 15/05/1938 tarih 154 tahrir nolu vergi kaydı uygulanarak Rızvan oğlu ölü ... adına 15/07/1982 tarihinde yapılan tespiti sonrasında 120 ada 1 ve 121 ada 1 ve 23 ada 10 nolu parseller ile ... köyü kapsamında kalan bir kısım yerlerin 30/12/1983 tarih 10 sıra nolu tapu kaydıyla intifaı Orman Genel Müdürlüğüne ait olmak üzere Maliye Hazinesi adına tescilinin yapılmış olduğu gerekçesi ile 21/03/1985 günü komisyon kararı ile taşınmazın yapılan tespitinin iptaline ve taşınmazın Hazine adına tesciline, ancak taşınmazın asliye hukuk mahkemesinin 1983/92 Esas nolu dosyasında davalı bulunduğundan dava sonuna kadar miktar ve malik hanelerinin boş bırakılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece 09/09/1993 gün 1990/3 Esas.- 1993/147 Karar sayılı karar ile, birleşik dosya davacısı Orman Yönetiminin sübuta ermeyen davasının reddine, davacı, müdahil ve mukabil davacıların davasının kısmen kabulüne, dava konusu 120 ada 1 parselin tespitinin iptali ile
30.06.1993 tarihli fen bilirkişi raporundaki krokide kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan (F), (E), (D), harfli toplam: 607,40 m2"lik bölümün tescil harici bırakılıp davalıların müdahalelerinin menine, krokide (B) harfli 691,45 m2"lik bölümün de dere yatağı olması nedeniyle tescil harici bırakılmasına, davalıların müdahalelerinin meni"ne, krokide (A) harfli 1738,65 m2"lik tarla niteliğinde Kaş Merkez 120 adanın son parsel numarası verilerek ve krokide (C) harfli 2222,50 m2"lik bölümün tarla niteliğinde Kaş merkez 120 adanın son parsel numarası verilerek her iki taşınmazın toplamı 48384 sehim kabul edilerek paylar oranında davalılar adına tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.10.1998 gün ve 1996/7809- 11974 E.-K. sayılı ilamında; " Mahkemece fen bilirkişisi hasan basri topal tarafından düzenlenen krokiye göre (A) ile işaretli 1738,65 m2 ve (C) ile işaretli 2222,50 m2 miktarındaki yerler yönünden kişiler adına tescile karar verildiği, mahkemece bilgisine başvurulan ilk jeologlardan olan Temuçin Aygen rapor ve ek raporlarında deniz etki alanının taşınmazların ortalarına kadar geldiğini, ancak zilyedinin kıyıdan içeride sedde oluşturarak dalgaların ilerlemesine engel olduğunu açıkladığını, son jeolog bilirkişi heyet raporunda da maddi bulgular yönünden önceki bilirkişilerin raporunun benimsendiğini, ancak kıyı kenar çizgisinin kıyıdan 30 metre içeride olacağını açıkladıklarını, bilirkişi kurulunun kıyı kenar çizgisinin her ne kadar kıyı çizgisinden 30 metre içeride olduğunu belirtmişse de bu saptamanın maddi olgu ve bulgulara 13.03.1972 tarih ve 7/4 sayılı YİÇ.B.K.na uygun olmadığını, yetersiz rapora dayanılarak hüküm kurulduğunu bu nedenle mahkemece önceki bilirkişiler dışında serbest jeoloji mühendisleri arasından seçilecek 3 jeolog bilirkişisi ve bir fen bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte deniz sularının en yüksek oldukları sırada erişebildikleri ve dalgaların şekillendirici tesirlerinin eseri olan aşındırma ve biriktirme ve şekillerinin müşahade edildikleri en yüksek seviyeye kadar olan şeritin saptanması, kıyı kenar çizgisinin buna göre belirlenmesi, bilirkişilere kıyı kenar çizgisine ve taşınmazın konumunu gösterir müşterek imzalı kroki düzenlettirilmesi" gerektiği belirtilerek Orman Yönetiminin temyiz başvurusunun reddine, Maliye Hazinesinin ise sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün açıklanan nedenlerle Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyulması sonrasında yapılan yargılama sonunda; mahkemece, Orman Yönetiminin davasının reddine, davacı Maliye Hazinesi, müdahil ve mukabil davacıların davasının kısmen kabulüne, dava konusu Antalya ili, Kaş ilçesi, Merkez Çakıl mevkii 120 ada 1 parseli kadastro tespitinin iptali ile; fen bilirkişisi harita mühendisi Sait Uçar"ın dosyaya ibraz ettiği 30.10.2014 tarihli bilirkişi raporunun ekinde yer alan krokide; (A1) ve (C1) rumuzu ile gösterilen 1,84 m2 ve 462,42 m2"lik kısımların kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından tescil harici bırakılmasına, krokide (B) rumuzu ile gösterilen 543,76 m2"lik kısmının dere yatağı olduğunda tescil harici bırakılmasına (krokide (B) rumuzu ile gösterilen kısım kesinleşen hüküm fıkrası infazda tereddüt oluşturmamak için ve bir bütün halinde olması bakımından tekraren yazdırılmıştır), krokide (A2) ve (C2) rümuzu ile gösterilen 1779,22 m2 ve 2421,04 m2"lik alanların ayrı ayrı aynı adada son parsel numarası verilerek ... mirasçıları adına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Mahkeme kararı usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; yerel mahkemenin 09/09/1993 tarihli kararında birleşik dosya davacısı Orman Yönetiminin sübuta ermeyen davasının reddine, davacı, müdahil ve mukabil davacıların davasının kısmen kabulüne, dava konusu 120 ada 1 parselin tespitinin iptali ile 30.06.1993 tarihli fen bilirkişi raporundaki krokide kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan (F), (E), (D), harfli toplam: 607,40 m2"lik bölümün tescil harici bırakılıp davalıları müdahalelerinin men"ine, krokide (B) harfli 691,45 m2"lik bölümün de dere yatağı olması nedeniyle tescil harici bırakılmasına, davalıların müdahalelerinin menine, krokide (A) harfli 1738,65 m2"lik tarla niteliğinde Kaş Merkez 120 adanın son parsel numarası verilerek ve
krokide (C) harfli 2222,50 m2"lik bölümün tarla niteliğinde Kaş Merkez 120 adanın son parsel numarası verilerek her iki taşınmazın toplamı 48384 sehim kabul edilerek paylar oranında davalılar adına tespit ve tesciline karar verilmiş, bu karar sadece Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edildiğinden Orman Yönetimi ve Hazine yönünden usulî kazanılmış hak oluşturduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, usulî kazanılmış hak ilkesini ortadan kaldıracak şekilde, bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda (A1) ve (C1) rumuzu ile gösterilen 1,84 m2 ve 462,42 m2"lik kısımların kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından tescil harici bırakılmasına, krokide (B) rumuzu ile gösterilen 543,76 m2"lik kısmının dere yatağı olduğunda tescil harici bırakılmasına, krokide (A2) ve (C2) rumuzu ile gösterilen 1779,22 m2 ve 2421,04 m2"lik alanların ayrı ayrı aynı adada son parsel numarası verilerek ... mirasçıları adına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi ile usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 15/06/2020 günü oy birliği ile karar verildi.