12. Hukuk Dairesi 2018/12930 E. , 2019/16210 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinin alacaklısının icra memur muamelesinin şikayeti ve iptali için icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği, alacaklı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince HMK’nun 355. maddesi uyarınca gerekçeli istinaf dilekçesinin süresinden sonra sunulduğu, süre tutum dilekçesinde de başvuru sebep ve gerekçeleri ile talep sonucuna yer verilmediğinden istinaf talebinin usulden reddine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından yerel mahkemenin gerekçeli kararının, alacaklı vekiline usulüne uygun tebliğ edilmediği gerekçesiyle temyiz edildiği görülmektedir.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Somut olayın incelenmesinde; yerel mahkemenin istemin reddine ilişkin kararının alacaklı vekilinin yüzüne karşı 15.02.2018 tarihinde verildiği, alacaklı vekilince 21.02.2018"de kararın istinaf edildiğine ilişkin süre tutum dilekçesinin yasal 10 günlük süre içerisinde sunulduğu, gerekçeli kararın geçerli yetki belgesi ile duruşmaları takip eden ve süre tutum dilekçesi veren vekile 28.03.2018 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, alacaklı tarafından gerekçeli istinaf dilekçesinin ise süreden sonra 11.04.2018 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 342/3. maddesinde; “İstinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355 inci madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır.” düzenlemesine, aynı Kanun"un 355. maddesinde ise; “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re"sen gözetir” hükmüne yer verilmiş ve aynı kanunun 352/1. maddesinde de başvuru şartlarının yerine getirilmemesi ya da başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği belirtilmiştir.
İnceleme konusu olayda, icra mahkemesince verilen karara karşı alacaklı vekilinin İİK’nin 363. maddesi uyarınca süresi içinde, HMK’nın 342/3. maddesine uygun olaca
şekilde "istinaf ediyoruz" beyanını da içerir istinaf dilekçesini verdiği halde, bölge adliye mahkemesince kamu düzeni yönünden inceleme dahi yapılmadan istinaf talebinin usulden reddedildiği görülmektedir.
Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak iş, HMK’nun 342/2/e ve aynı maddenin 3. fıkrasında belirtildiği üzere, istinaf dilekçesini reddetmeden, HMK’nun 352 ve 355. maddeleri uyarınca kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere istinaf isteminin incelenip sonucuna göre karar verilmesidir. İstinaf yoluyla incelenen mahkeme kararında, kamu düzenine aykırılık denetimi yönünden işin esasına dair de inceleme yapılmış olacağından, HMK’nun 353/1-b-1. maddesi gereği, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekecektir.
Buna göre, Bölge Adliye Mahkemesince, süresinde istinaf (süre tutum) dilekçesi verildiği halde, ilk derece mahkemesi kararı kamu düzenine aykırılık yönünden incelenmeden istinaf talebinin usulden reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi.... Hukuk Dairesi"nin 17.05.2018 tarih ve 2018/961 E. - 2018/853 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 11/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.