
Esas No: 2016/691
Karar No: 2018/2701
Karar Tarihi: 09.04.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/691 Esas 2018/2701 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
.....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkil tarafından davalı aleyhine kooperatif alt yapı, inşaat, davalar yönetim gideri ve benzeri üyelik borçlarından takip yapıldığını, davalı tarafın takibe haksız ve mesnetsiz itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının davacı kooperatife peşin ödemeli şekilde üye olduğu, davalının davacı kooperatife peşin ödemeli üye olmasında usule aykırı bir husus bulunmadığı, bu itibarla kendisinden yaptığı peşin ödeme dışında inşaat finansman gideri istenmesinin mümkün olmadığı, davacı kooperatife ait kamu ve vergi borçlarının da üyelerden istenmesinin mümkün olmadığı, davacının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu gerekçesiyle, davanın reddi ile, takibe konu alacağın %20"si oranında haksız icra takibi tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İtirazın iptali davalarında kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için, itirazın haksız olması yeterli olmayıp, ayrıca davacı alacaklının icra takibinde kötüniyetli olması gerekir.
Davacının davasını ispatlayamaması onun kötüniyetli olduğunu göstermeyeceğinden kötüniyet tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru görülmemiş, kararın bu gerekçeyle bozulması gerekmiş ise de yapılan bu yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi sebebiyle HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hüküm fıkrasının aşağıda yazıldığı şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 2. fıkrasının hükümden çıkarılmak suretiyle düzeltilmesine kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.