Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/12569
Karar No: 2014/15539
Karar Tarihi: 24.06.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/12569 Esas 2014/15539 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/12569 E.  ,  2014/15539 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İstanbul 9.İş Mahkemesi
    Tarihi :07.03.2013
    No :2010/886-2013/68


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

    Mahkemece, kısmen kabul kararı verilmiştir.

    Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum ile İ.. M.. vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Nezaket Erkaan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi gerekir.

    2- Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmelerinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

    Davacı, davalı işyerinde, askerlik dönemi dışında 23.08.1939-23.12.1971 tarihleri arasında Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespitini istemiş, Mahkemece; 25.04.1951-26.10.1952 tarihleri arasında 541 gün, 40871 işyeri nolu işyerinde çalıştığının tespiti ile kısmen kabul davalılardan İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden ise, red kararı verilmiştir.
    Dava konusu somut olayda; davalı işyerinden Kuruma bildirilen hizmeti bulunmayan davacının, İst. B. Sular İdaresinin 40 871 sicil numaralı işyerinden, 25.04.1951 başlangıç tarihli, B.S. İdaresi"nin 1.5211..871 sicil numaralı işyerinden 5.5.1957 başlangıç tarihli ve İst.B.Sular İdaresi Müdürlüğü"nün 152110356332 sicil numaralı işyerinden 13.11.1961 başlangıç tarihli işe giriş bildirgelerinin bulunduğu, davalılardan İSKİ Genel Müdürlüğünde 23.08.1939-30.12.1961 tarihleri arasında dokuz dönem halinde çalıştığına dair hizmet cetvelinin dosyada yer aldığı, 1952, 1955, 1957 yıllarına ait celbedilen “Sigortalının İhtiyarlık Sigortası Hesap Kartlarında” davacı adına prime esas kazanç tutarı ile ihtiyarlık sigortası primine ilişkin kesintilerin bulunduğu, yine 1958, 1959, 1961, 71-73 yıllarına ait “Sigortalının Maluliyet, İhtiyarlık ve Ölüm Sigortaları Hesap Kartlarında” da prime esas kazanç tutarları ile maluliyet, ihtiyarlık ve ölüm sigortaları primlerinin kesilmiş bulunduğu, 71-73 yıllarına ait prim kesintisi yapılan günlerin davacıya ait hizmet cetvelinde de yer aldığı ve DSİ unvanlı işyerine ait olduğu, dolayısıyla davalılar ile ilgisinin bulunmadığı, dosyada mevcut sigortalı hesap fişi fotokopisinden de 1958/4. döneminde 44 gün, 1959/1. döneminde 24 gün ve 1961/4. döneminde 54 gün çalışmaları ile prime esas kazanç tutarlarının bulunduğu, davacının 27.01.1945-31.12.1947 tarihleri arasında askerlik görevini ifa ettiği anlaşılmaktadır.

    Davalılardan Kurumca gönderilen, 05.12.2000 günlü ve 98580 sayılı davacıya ait çalışma gün sayılarını gösteren belgede, 1951 yılı- 191 gün, 1952 yılı -221 gün, 1954 yılı- 68 gün, 1955 yılı -230 gün, 1956 yılı -194 gün, 1957 yılı-205 gün, 1958 yılı- 44 gün, 1959 yılı- 24 gün ve 1961 yılı -47 gün olarak çalışmaların mevcudiyetinden bahsedilip, bu husus Kurum kabulünde bulunmasına rağmen, Mahkemeye hitaben, 13.04.2012 tarih ve 4515004 sayılı yazıda; davacı çalışmalarının 1960 yılı hariç, 1954-1961 yılı arası döneme hasredildiğinin belirtildiği ve önceki belgeden farklı olarak yaşlılık ve ölüm sigortaları prim tahakkuk cetvelinde; 1951, 1952 ve 1961 yıllarındaki hizmetlere hiç yer verilmediği, 1959 yılı hizmetine ise eksik olarak yer verildiği, ayrıca Kurum kabulünde olmamakla birlikte, davalılardan İSKİ Genel Müdürlüğü"nün 28.04.2011 tarihli yazısı eki belgelerde, 1961 yılı Ekim ayında 7 günlük bir çalışmanın daha bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece; kabulüne karar verilen 1951-1952 yıllarındaki çalışmalar dışında, 1959 yılındaki eksik günler ile 1961 yılındaki tüm çalışmaların Kurumca kabul görmediği ve bu hususların açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır.

    Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Konuya ilişkin Sosyal Sigorta Mevzuatı irdelendiğinde; ilk yaşlılık sigortası müessesini kuran 02.06.1949 tarihli ve 01.04.1950 yürürlük tarihli 5417 sayılı Kanunun geçici maddesi; “Bu kanunun primlerle ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihte 35 yaşını geçmiş bulunanlardan 60 yaşını doldurduktan sonra 5. maddesindeki şartları yerine getirmeyenler de aşağıdaki şartlar

    dahilinde bu kanun hükümlerinden faydalandırılırlar. a)İhtiyarlık sigortası Kanununun primle ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önceki 5 yıl içinde en az 1000 gün ve münavebeli işlerde çalışanların da 800 gün İş Kanununa tabi iş yerlerinde çalıştığını ispat etmek;...(a) bendinde yazılı eski hizmet süreleri, sigortalıların son beş yıl içinde çalıştıkları iş yerlerinden alacakları kanıtlı belgeleri, primlerle ilgili hükümlerin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde İşçi Sigortaları Kurumuna tevdi edilmek suretiyle belgelenir.” hükmünü, 01.06.1957 yürürlük tarihli 6900 sayılı Yasanın muvakkat 1. maddesi; “1 Nisan 1950 tarihinde 35 yaşını geçmiş olanlardan 60 yaşını doldurup 12 nci maddede yazılı şartları getiremediğinden aylık bağlanmasına hak kazanamayan ve: a) 1 Nisan 1950 tarihinden önceki 5 yıl içinde en az 1000 gün veya çalışma vekaletince tespit olunan münavebeli işlerde çalışanların da 750 gün İş Kanununa tabi iş yerlerinde çalıştıklarını ispat eden,... (a) Bendinde yazılı eski hizmet süreleri, sigortalıların, 1.4.1950 tarihinden önceki beş yıl içinde çalıştıkları iş yerlerinden alacakları belgeleri İşçi Sigortaları Kurumuna tevdi etmeleri suretiyle tevsik olunur.” hükmünü, 506 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar, yürürlükten kaldırılmış 4772, 5417, 5502 ve 6900 sayılı Kanunlar ile eklerine ve değişikliklerine göre hak kazanılmış bulunan her türlü yardım, tahsis ve ödemeler, bunların dayandığı kanun hükümleri gereğince kurumca sağlanır ve iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık, malûliyet, ihtiyarlık ve ölüm sigortalarından hak kazanılmış olan gelir ve aylıkların ödenmesine, yardımların yapılmasına ve ödeneklerin verilmesine bu kanunda yazılı hüküm ve esaslara göre devam olunur. Ancak, malûliyet, ihtiyarlık ve ölüm sigortalarından bağlanmış bulunan veya bağlanılmasına hak kazanılmış olan gelir ve aylıkların alt sınırı hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.” hükmünü, geçici 9. maddesi “Yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunların geçici 1 inci maddelerine göre, bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar Kuruma eski hizmet çalışma belgesi vermiş bulunanların sözü edilen maddelerde belirtilen hakları saklıdır.” hükmünü, geçici 12. maddesi ise “Sigortalılar namına, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunlara göre ödenen primler ile bunların prim ödeme gün sayıları, bu kanuna göre ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ve prim ödeme gün sayısı olarak kabul edilir.” hükmünü içermektedir.

    O halde Mahkemece; uyuşmazlık konusu döneme ilişkin Sular İdaresinin değişik işyeri sicil numaralarından davacıya ait tüm hesap kartları, davalı Kurumdan, yine bu dönemdeki çalışmanın dayanağı belgeler, İSKİ Genel Müdürlüğünden celbedilmeli, gerektiği takdirde bordro tanıkları yeniden dinlenilmeli, Kurumca kabul edilen süreler de gözetilerek, ileri sürülen sürekli çalışma iddiası birlikte değerlendirilip, yukarıda içeriği açıklanan çalışma mevzuatı da gözetilmek suretiyle, davaya konu talep hakkında bir karar tesis edilmelidir.

    Eksik araştırma ile yazılı biçimde karar verilmiş olması yerinde görülmemiştir.

    O hâlde; davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.

    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi