21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18002 Karar No: 2018/3953 Karar Tarihi: 17.04.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/18002 Esas 2018/3953 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden dolayı tazminat talep etmiştir. Mahkeme, davacının talebinin kısmen kabul edilmesine karar vermiştir. Davalı vekili lehine manevi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedildiği ancak bu ücretin davacı vekili yararına hükmedilen nispi vekalet ücretini geçtiği görülmüştür. Bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK'nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. AAÜT’nin 10. Maddesinde, manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi olarak hesaplanacağı, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına hükmedilecek nispi vekalet ücretinin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği düzenlenmiştir.
21. Hukuk Dairesi 2016/18002 E. , 2018/3953 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenler ile temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile; davacı için 35.169,85 TL. maddi , takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 03/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Dosya kapsamından 08/04/2016 tarihli kararda sair yönlerinde bir hata bulunmamakla birlikte, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10. Maddesinde, manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi olarak hesaplanacağı, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına hükmedilecek nispi vekalet ücretinin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği düzenlenmiştir. Somut olayda; davalı vekili lehine manevi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedildiği ancak bu ücretin davacı vekili yararına hükmedilen nispi vekalet ücretini geçtiği anlaşılmış olup, bu durum bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK"nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda yapılan açıklama gereğince: Hüküm fıkrasının vekalet ücretlerinin tespitine ilişkin 5. fıkrasının çıkartılarak yerine: “5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan toplam 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,” hükmünün karara yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 17/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.