11. Hukuk Dairesi 2018/4947 E. , 2019/6190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasındaki davanın İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 01/06/2018 tarih ve 2018/632-2015/1202 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi ayrı ayrı davalı ve fer"i müdahiller vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin TMSF tarafından el konulması öncesinde 21.11.1999 tarihinde 13.000,00 TL tutarındaki mevduatını Egebank A.Ş"nin ... Şubesi"ne yatırdığını, banka personelinin yanıltıcı ve kasti eylemleri nedeniyle paranın Egebank Off Shore Ltd. Şirketine havale edildiğini, müvekkiline yatırdığı paranın devlet güvencesi altında olmadığına dair bilgi verilmediğini, el koyma sonrası Egebank A.Ş"nin Sümerbank A.Ş ile birleştirilerek tüm aktif ve pasifi ile Oyakbank A.Ş"ye devredildiğini, davalılardan Ing Bank A.Ş"nin Oyakbank A.Ş"nin külli halefi olduğunu, bu olaylar sonrasında müvekkilince yatırılan paranın devlet güvencesi altında olmayan off shore hesabına yatırıldığı gerekçesi ile iade edilmediğini, ileri sürerek 13.000,00 TL"nin bankaya yatırıldığı 21.11.1999 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 23.05.2014 havale tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 14.800,00 TL"ye yükselterek bu paranın davalı bankaya yatırılma tarihi olan 09.11.1999 tarihinden itibaren avas faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı İng Bank A.Ş. vekili, diğer davalı TMSF ile yapılan sözleşme uyarınca borcun asıl sorumlusunun TMSF olduğunu, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil TMSF vekili, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye ilişkin itirazlarıyla birlikte davacının kendi iradesi ile parasını devlet güvencesi altında bulunmayan hesaba yatırdığını, bu nedenle talebin yersiz olduğunu, dava konusu hesabın davacı ve İ.Aylin Tuncer"in müşterek hesabı olduğu bu nedenle hesabın tümüne ilişkin davacının talep hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil OYAK vekili, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, TMSF tarafından dosyaya sunulan müzekkere cevabıyla, davacı ... ile dava dışı İhsan Aylin Tunçer"in hesaplarının müşterek hesap olduğunun anlaşıldığı, davacı ... mirasçılarının mahkemeye hitaben sunmuş oldukları noter tasdikli belgeyle davaya muvafakat ettiklerini bildirdikleri, davalı bankanın, off shore hesaplarına aktarılan 14.800,00 TL’yi iade etmekle yükümlü olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 7.400,00 TL"nin 09/11/1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müteveffa ... mirasçılarına miras payları oranında verilmesine, 7.400,00 TL"nin 09/11/1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak İhsan Aylin Tunçer"e verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ve feri müdahiller vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ayrı ayrı davalı ve fer"i müdahiller vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ayrı ayrı davalı ve fer"i müdahiller vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fer"i müdahil TMSF"den harç alınmasına yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.