Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10827
Karar No: 2019/437
Karar Tarihi: 16.01.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/10827 Esas 2019/437 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, sahibi olduğu taşınmazın tapu kaydındaki \"üzerindeki ev...\" şeklindeki şerhin terkinini talep etti. Ancak davalı Hazine vekili, tapu müdürlüğünün davada taraf sıfatının bulunmadığını belirterek husumet itirazında bulundu ve davanın reddini savundu. Mahkeme, dava konusu şerhin gerçeği yansıtmadığını ve davanın kabulüyle dava konusu şerhin terkinine karar verdi. Ancak Hazine vekili, bu kararı temyiz etti ve imar kanununa göre taşınmazlarda yapıların mahfuziyetine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Bu nedenle, dava konusu şerhin dayanağını oluşturan imar uygulamasının halen ayakta olduğu ve geçerliliğini koruduğu için kararın bozulması gerektiğine karar verildi. 3194 sayılı İmar Kanunun 18/9. maddesi gereğince, imar düzenlemesi sırasında plan ve mevzuata göre muhafazasında mahzur bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içerisinde bırakılabilir. Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise birden fazla imar parseline de rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmedikçe ve aralarında başka bir anlaşma temin edilmedikçe veya şüyuu giderilmedikçe bu yapıların eski sahipleri tarafından kullanılmasına devam olunur.
14. Hukuk Dairesi         2016/10827 E.  ,  2019/437 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.01.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, tapu kaydındaki şerhin terkini istemine ilişkindir.
    Davacı, maliki olduğu 346 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının muhdesat hanesinde "üzerindeki ev ..."a aittir" şeklinde şerh bulunduğunu, ancak bu şerhin geçerli bir sebebe dayanmadığı gibi şerh lehtarına da ulaşılamadığını ileri sürerek tapu kaydındaki şerhin terkinini talep etmiştir.
    Davalı Hazine vekili, tapu müdürlüğünün davada taraf sıfatının bulunmadığını belirterek husumet itirazında bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu şerhin lehtarı davalı ..."ın tüm araştırmalara rağmen bulunamadığı ve bu nedenle davalıya ilanen tebligat yapıldığı, davaya konu taşınmazın muhdesat hanesinde bulunan bu şerhin gerçeği yansıtmadığı ve davanın tapu kaydında düzeltim istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin husumet itirazının reddine ve davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın muhdesat hanesinde yer alan şerhin terkinine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
    3194 sayılı İmar Kanunun 18/9. maddesine göre, imar düzenlemesi sırasında plan ve mevzuata göre muhafazasında mahzur bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içerisinde bırakılabilir. Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise birden fazla imar parseline de rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmedikçe ve aralarında başka bir anlaşma temin edilmedikçe veya şüyuu giderilmedikçe bu yapıların eski sahipleri tarafından kullanılmasına devam olunur.
    Somut olaya gelince, ... Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünün yazı cevaplarından da anlaşıldığı üzere, dava konusu taşınmazın muhdesat bilgileri hanesinde yer alan "üzerindeki ev ..."a aittir" şeklindeki şerh 11.08.2000 tarihli ve 3300 yevmiye numaralı imar uygulaması ile konulmuş olup imar uygulamasının iptaline ilişkin idare mahkemesinde açılmış bir dava da bulunmamaktadır.
    Bu durumda mahkemece, dava konusu şerhin dayanağını oluşturan imar uygulaması halen ayakta olup geçerliliğini koruduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Öte yandan, davalı Hazine yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek hüküm kurulması da doğru görülmemiş; bu nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi