16. Hukuk Dairesi 2016/3500 E. , 2019/2354 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; Duruşma için belli edilen 02.04.2019 gün ve saatte taraflardan gelen olmadığı görülerek evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucunda Çakmak Köyü çalışma alanında bulunan dava ve temyize konu 2698 parsel sayılı 59.800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle paylı olarak davacılar, davalılar murisleri ... ile dava dışı müşterekleri adına hükmen tescil edilmiştir. Davacı ..., ... ve ... tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, çekişmeli taşınmazda davalıların murisleri ..."a ait payların iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 2698 parsel sayılı taşınmazda ..."a ait 32/160"şar payın iptali ile 20/160 payın davacı ..., 22/160 payın davacı ..., 22/160 payın davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacıların dayandığı tapu kayıtlarının dava ve temyize konu çekişmeli 2698 parsel sayılı taşınmaza aynen uyduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmadığı gibi yapılan araştırma, inceleme ve uygulama da hüküm için yeterli değildir. Davacılar 08.11.1971 tarih 20 ve 21 nolu tapu kayıtlarına dayanarak çekişmeli taşınmazda davalıların murisleri ...adına kayıtlı payların iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Dosyaya getirtilen tapu kayıt ve tedavüllerinin incelenmesi neticesinde davacıların dayandığı tapu kayıtlarının Şubat 1930 tarih 58 numaralı sicilden geldiği ve Aralık 1963 tarih 199 ve 223 numaralı kayıtlar ile önce ikiye ifraz olduğu, daha sonra Aralık 1963 tarih 223 numaralı tapu kaydının yeniden ifraz edilerek Temmuz 1971 tarih 109, 110, 111 ve 112 numaralı kayıtları oluşturduğu, Temmuz 1971 tarih 109 numaralı kaydın ise tekrar üç parçaya ifraz edilerek, davacılar adına kayıtlı 08.11.1971 tarih 20 ve 21 numaralı kayıtlar ile dava dışı ... adına kayıtlı 08.11.1971 tarih 22 numaralı kaydı oluşturduğu anlaşılmakta olup, davacıların dayandığı tapu kayıtlarının kök kayıttan ifrazen gelen müfrez tapular olduğu ve birbirlerini okuduğu mahkemece toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Bu kapsamda tapu kayıtları bir bütün olarak uygulandığında davacıların dayandığı 08.11.1971 tarih 20 ve 21 numaralı tapu kayıtlarının çekişmeli 2698 parsel sayılı taşınmazın tamamını kapsamasına olanak bulunmadığı, çekişmeli taşınmazın içerisinde dava dışı ..."a ait 08.11.1971 tarih 22 numaralı kaydın kapsamının da bulunduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, mahkemece, davacılara ait kayıtların çekişmeli taşınmazların tamamını kapsadığı düşünülerek dava konusu edilen payların iptaline karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. O halde, sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazlar başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının tümü hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, tapu kayıtları tesislerinden itibaren tedavülleriyle birlikte okunup sınırlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bu kapsamda çekişmeli taşınmaz içinde davacıların dayandığı 08.11.1971 tarih 20 ve 21 numaralı müfrez tapu kayıtlarının ve dava dışı müfrez 08.11.1971 tarih 22 numaralı tapu kaydının kapsamı duraksamasız belirlenerek; davacıların, ancak kayıtlarının kapsadığı taşınmaz bölümünde hak iddia edebileceği düşünülmeli, öte yandan davaya konu olmayan 08.11.1971 tarih 22 numaralı tapu kaydının kapsamı olan bölüm ifraz edilerek bu bölüm üzerinde davacıların kayda dayalı bir hak iddiası ve usulünce açılmış bir davası bulunmadığından bu kısım yönünden davanın reddine karar verilmeli, fen bilirkişisine uygulanan tapu kayıtlarının kapsadığı alanı gösterir, denetime ve keşfi takibe imkan verir, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar ile her bir tapu kaydının kapsadığı beyan olunan bölümler farklı renklerle haritasında işaretlettirilerek kroki düzenlettirilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.