11. Hukuk Dairesi 2019/1453 E. , 2019/6185 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti"nce verilen 18.07.2018 gün ve 2018/İHK-5914 sayılı karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, dosya için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Sigorta Tahkim Komisyonu uyuşmazlık Hakem Heyetine Başvuran/davacı vekili; müvekkilinin serbest muhasebeci ve mali müşavir olduğunu, dava dışı Termak Makine Ltd. Şti."nin müvekkilinin mükellefi olduğunu, müvekkilinin davalı ile 13.10.2016 tarihinde 11.10.2016-11.10.2017 tarihlerini kapsar şekilde mesleki sorumluluk sigorta sözleşmesi akdettiğini, ihracata konu 2014 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs dönemlerine ilişkin alışların KDV iadesi sırasında sakıncalı firmalardan alışlar olduğunun yeminli mali müşavir tarafından tespit edilmesi üzerine anılan dönemlerin tamamının ihtirazi kayıtlı olarak yapılması gerektiğinin bildirildiğini, müvekkilince 2014 yılı Ocak dönemine ilişkin ihtirazi kayıtlı düzeltme yapılıp KDV, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizlerinin iptali için dava açıldığını, ancak aynı yılın Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs dönemleri için ihtirazi kayıt konulmaksızın düzeltme beyanı verildiğini, düzeltme beyanlarının ihtirazi kayıt konulmaksızın verilmesi nedeniyle yargı yoluna başvurulamadığını, vergi dairesince, düzeltme beyanı yapılan dönemlere ilişkin olarak, müvekkilinin mükellefine KDV, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizi olarak 5.636.538,21 TL bedelli ödeme emri tebliğ edildiğini, dava konusu edilemeyen dönemlere ilişkin ödeme emrinin kesinleştiğini, mükellefin 5.636.538,21 TL zarara uğradığını, bu hususta müvekkiline ihtarname gönderildiğini, sigorta poliçesi kapsamında davalıya başvurulmasına rağmen başvuruların reddedildiğini, rizikonun gerçekleştiğini, teminat kapsamında olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00 TL"nin 05.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Karşı taraf/davalı vekili; mükellef firmanın davacı ile arasındaki hizmet sözleşmesinin 4.8 maddesi uyarınca düzeltme beyannamelerini yasal süreden sonra vermiş olması nedeniyle sorumlu olduğunu, davacının bu konuda sorumluluğunun bulunmadığını, düzeltme beyannamelerinin verilmesi sırasında ihtirazi kaydın belirtildiğini, ancak sistemde bu konuda seçim yapılmadığını, bu durumun hukuken yeterli görüldüğünü, davacının kusurunun bulunmadığını, zararın teminat dışında olduğunu, davacının sigortacının onayı olmaksızın sulh olamayacağını, kabul beyanında bulunamayacağını, davacının kendisine karşı iletilen taleplere karşı savunma yapma, itiraz etme yükümlülüğünün bulunduğunu, poliçe şartları bakımından zararın oluşmadığını savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesine göre davacının mükellefine ödeme yaptığının belgelenmesi gerektiği, bu hususun ön şart olduğu, davacı tarafça talebe konu borcun mükellef tarafından vergi dairesine ödendiğine dair belgenin bulunmadığı, davacının da mükellefinin zararını karşıladığına dair ödeme belgesini sunmadığı, beyanlarda ödeme yapıldığının belirtilmediği, davacının sigortalı olarak talepte bulunabilmesi için mükellefinin zararı ödediğini ispatlaması şartıyla, mükellefine ödeme yapması ve bunu belgelemesi gerektiği, bu haliyle davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, bu hususun 6100 sayılı HMK"nın 114. maddesi uyarınca dava şartı olduğu gerekçesiyle talebin husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davacı tarafça vaki itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince itiraz belgesi ekinde sunulan belgelerin karar sonrasında düzenlenerek itiraz aşamasında sunulduğu, poliçe şartlarının gerçekleşmesi ve sigorta şirketinin ödeme yükümlülüğünün doğması için sigortalının vergi cezalarından sorumlu olmasının ve bu cezaların ödemesinin gerektiği, itiraz aşamasında sunulan belgelerin yargılamayı, tarafların beyan ve itirazlarını sunabildiği yargılama usullerini ve bilirkişi incelemesini gerektiren bir konu olduğu, itiraz aşamasında sigorta şirketinin kendisini bağlayan belgeleri inceleme imkanının bulunmadığı, itiraz hakem yargısının süre ile sınırlı ve dosya üzerinden inceleme yaptığı, tam bir kanaat için genel mahkemelerde yargılama yapılması gerektiği gerekçesiyle dosyadan el çekilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı/başvuran vekili temyiz etmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.