Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5256
Karar No: 2019/420
Karar Tarihi: 16.01.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5256 Esas 2019/420 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince, maliki olduğu taşınmaz için geçit hakkı talep etmiştir. Davacının geçit hakkı talep ettiği yerin tescil harici bırakılmış olduğu ve tapu kaydı bulunmayan bir alan olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, geçit hakkı tesisinin hukuken mümkün olmadığına karar verilmiş ve davacının temyiz başvurusu kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
Geçit hakkı tesisinde başlangıçta öngörülememesi nedeniyle, başka güzergahlardan da geçit hakkı kurulması gerekebileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, öncelikle davacıya başka bir güzergahtan geçit isteyip istemediği sorulmalıdır. Ayrıca, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda fedakarlık prensibinin dikkate alınması ve uygun güzergahın belirlenmesi gereklidir.
Türk Medeni Kanunu’nun 747/2 maddesi gereğince, geçit isteği önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Yolun saptanmasında komşuluk huk
14. Hukuk Dairesi         2016/5256 E.  ,  2019/420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.03.2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının maliki olduğu 541 parsel sayılı taşınmaz lehine, 543 ve 544 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davacının geçit hakkı talep ettiği yerin tescil harici bırakılmış ve tapu kaydı bulunmayan ... yatağı içerisinde kalan alan olduğu anlaşıldığından geçit hakkı tesisinin hukuken mümkün bulunmadığı değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nin 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Somut olaya gelince, mahkemece keşif yapılmadan dosya arasında bulunan kroki esas alınarak davacı parselinin güneyinde davacı tarafından geçit hakkı kurulması istenen güzergahta bulunan ... deresinin tescil harici bırakılan alanlardan olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Halbuki dosyada bulunan krokiye göre davacının geçit ihtiyacı içerisinde bulunduğu sabittir.
    Geçit davalarının özelliği gereği başlangıçta davacı tarafından öngörülememesi nedeniyle başka güzergahlardan geçit hakkı kurulması gerekirse davacıya başka bir yerden geçit isteyip istemediği sorulmalıdır.
    Bu nedenle öncelikle davacıya başka bir güzergahtan geçit isteyip istemediği sorulmalı, dosyada mevcut 08.05.2015 tarihli krokiye göre kuzeyde yer alan Bacalı yoluna çıkmak isteyip istemediğine dair talebi açıklattırılmalı ardından ilgili parsel malikine dava yöneltilerek keşif yapılmalı uygun güzergah tespit edilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu nedenle mahkemece, yeniden keşif yapılarak açıklanan ilkeler ışığında alternatif güzergahların belirlenmesi, tespit edilen güzergahlara göre yeniden geçit bedelinin hesaplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi