17. Ceza Dairesi 2019/2691 E. , 2019/6876 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, silahla tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihlerine göre dosya görüşüldü:
I) Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ...’in mağdur ...’ya yönelik silahla tehdit suçundan, sanıklar ..."un katılan ...’e yönelik mala zarar verme suçundan ve sanıklar ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ...’in katılan ... Zeybek’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanık ...’e ait evin önünde park halindeyken bulunan katılan ...’e ait motosikletle ilgili olarak sanığın aşamalarda suça konu motosikletle hiçbir ilgisi olmadığını, sadece olay günü sanık ...’ın bu motosikleti evin önüne getirip park ettiğini belirtmesine rağmen, sanığın savunmasıyla çelişir şekilde suça konu motosikletin üzerinden parmak izinin bulunması karşısında, sanığın savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik ve soyut nitelikte olduğu anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamede bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın, TCK"nun 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olduğu, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrüre esas olmaması halinde adli sicil kaydındaki diğer ilamlar incelenerek tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Mala zarar verme eyleminin, TCK"nun 6/1-f.1 kapsamında ateşli silahlardan olup patlayıcı madde kapsamında bulunmayan av tüfeği ile gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, TCK"nun 152/2-a maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2) Katılan ... Zeybek’in soruşturma aşamasındaki beyanında suça konu motosikleti olay günü 20.30 sıralarında kaldırıma park ettiği, yaklaşık 5 dakika sonra geldiğinde yerinde olmadığını beyan ettiği, UYAP kayıtlarına göre suç tarihinde yaz saati uygulamasıyla birlikte güneşin batış saatinin 19.41 olduğu, gece vaktinin ise 20.41’de başlayacağı, buna göre suçun saatinin net olarak tespit edilememesi sebebiyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık suçunun gündüz işlendiğinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde TCK’nun 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
3) Birlikte suç işleyen sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun sebep oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı, suç ortağı ile birlikte ortak sebep oldukları yargılama giderlerinden ise kendi payları oranında sorumlu tutulması gerekirken eşit tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
4) Sanıklar açısından, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ...’un katılan ...’e yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükümden TCK’nun 152/2-a maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılarak sonuç cezanın 1 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi, sanıklar ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ...’in katılan ... Zeybek’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlerden TCK’nun 143. maddesine ilişkin kısımlar çıkartılarak sanıklar ... ve ... hakkındaki sonuç cezaların 3 yıl olarak, suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki sonuç cezanın ise 2 yıl olarak belirlenmesi, yargılama giderlerine ilişkin kısım tamamen çıkartılarak yerine ""Sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdikleri yargılama giderleri oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi, yine T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hükümden çıkartılması ile yerine "TCK"nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II) Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdur ...’ya yönelik mala zarar verme suçundan ve sanık ...’nın katılan ...’e yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Mala zarar verme eyleminin, TCK"nun 6/1-f.1 kapsamında ateşli silahlardan olup patlayıcı madde kapsamında bulunmayan av tüfeği ile gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, TCK"nun 152/2-a maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2) Mağdur ..."nun duruşmadaki beyanında, aracına verilen zararın sanık ..."un babası tarafından tamamen karşılandığını belirtmesi karşısında, mağdurdan zararın ne zaman giderildiği sorularak sonucuna göre sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında şartları oluşan 5237 sayılı TCK’nun 168/1-2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3) Birlikte suç işleyen sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun sebep oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı, suç ortağı ile birlikte ortak sebep oldukları yargılama giderlerinden ise kendi payları oranında sorumlu tutulması gerekirken eşit tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
4) Sanıklar açısından, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 08/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.