Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davası ile birleştirilen 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Asıl dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen dava yönünden ise kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, birleştirilen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen dava yönünden ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki .... Mahallesi 334 ada 34 parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine değer biçilmesinde ve yapıya resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek yapıya değer biçilmesinde tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davacı (karşı davalı) tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, Karayolları Genel Müdürlüğü harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.