Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3302
Karar No: 2021/11690
Karar Tarihi: 06.10.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/3302 Esas 2021/11690 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, davacıların talebi doğrultusunda davalı Belediye Başkanlığı nezdinde çalışan muris ...’nın 245 gün süreyle hizmet aktine tabi olarak çalıştığının tespitine karar vermiştir. Ancak, bir önceki mahkeme kararının temyiz edilmemesi sonucu davalılar lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın gözetilmemesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bozulmamakla birlikte, kanun maddelerinde belirtilen şekilde düzeltilerek onanması gerekmektedir. Kanun maddeleri şu şekildedir: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu geçici 3. maddesi ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi.
10. Hukuk Dairesi         2021/3302 E.  ,  2021/11690 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacılar vekili ile feri müdahil Kurum ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin tüm feri müdahil Kurum ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekillerinin aşağıdaki bentler dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı)
    Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK)
    Ayrıntıları Hukuk Genel Kurulunun 10.12.2019 günlü ve 2015/10-3241 Esas, 2019/1325 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere; mahkemece bozmaya uyulması sonucu artık bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
    Mahkemece tarafların beyanlarının alınıp bozmaya uyulmasına da karar verildikten sonra yapılacak iş; bozma gereklerinin yerine getirilmesi olmalıdır. Zira mahkemece bozmaya uyulması yönünde oluşturulan karar, bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hakkın gerçekleşmesine neden olur.

    Hukuk Genel Kurulu"nun 18.10.1989 gün 541-534, 21.2.1990 gün 10-117; 7.10.1990 gün 439-562; 19.2.1992 gün 635-82; 23.2.1994 gün 936-94; 03.03.2010 gün ve 2010/12-81-118; 27.09.2006 gün ve 2006/19-635 E. 2006/573 K; 15.10.2008 gün ve 2008/19-624 E. 2008/632 K ile 17.02.2010 gün ve 2010/9-71 E. 2010/87 K. sayılı kararları da bu doğrultudadır.
    Dosyanın tetkikinde; davacılar vekili; muris ...’nın, davalı Belediye bünyesinde 10/04/1993 tarihinden 2001 yılına kadar en azından 1 gün süreyle çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili 02/12/2015 tarihli duruşmadaki beyanında talebini 10/04/1993-10/08/2001 tarihlerinde; Nisan-Kasım ayları arasındaki hizmetinin tespiti olarak açıklamıştır. Mahkemece verilen ilk hüküm; davacının davalı ... Belediye Başkanlığı bünyesinde 10/04/1993-30/04/1993 tarihleri arasında 21 gün, 01/05/1993-28/02/1994 tarihleri arasında 304 gün ve 01/03/1994-15/03/1994 tarihleri arasında 15 gün süre ile hizmet aktine tabi olarak asgari ücret ile çalıştığının tespitine dair olup feri müdahil Kurum ve davalı ... Belediye Başkanlığı’nın temyiz istemi neticesinde; dairemizle birleştirilen 21 HD‘nin 30.10.2017 tarih ve 2016/6526 Esas, 2017/8455 Karar saylı ilamı ile yazılı gerekçelerle bozulmuş olup, bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davacının kısmen kabulü ile davacının, davalı ... Belediye Başkanlığında; 10/04/1993-31/10/1993 tarihleri arasında 170 gün, 01/01/1994-31/10/1994 tarihleri arasında 300 gün süre ile toplam 470 gün hizmet akdine tabi olarak çalıştığının tespiti ile fazla talebin reddine dair hüküm tesis edilmiştir.
    Her ne kadar mahkeme kabülü yerinde ise de, davacılar vekilinin, bir önceki mahkeme hükmünü temyiz etmemesi sonucu davalılar lehine oluşan usulü kazanılmış hakkın gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesindeki düzenleme gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün 1., 2., 3. fıkralarının tamamen silinerek yerine “davanın kısmen kabulüne, davacılar murisi ...’nın, davalı ... Belediye Başkanlığı nezdinde, 14.10.1993-31.10.1993 tarihleri arasında 170 gün ve 01.01.1994-15.03.1994 tarihleri arasında ise 75 gün süreyle toplam olarak 245 gün hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespitine fazlaya ilişkin talebin reddine’ ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı Belediyeye iadesine 06.10.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi