Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2978
Karar No: 2018/4801
Karar Tarihi: 03.12.2018

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/2978 Esas 2018/4801 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, menfi tespit istemine ilişkin olan davayı reddetmiş, davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu ise reddedilmiştir. Yerel mahkeme kararının temyizinde muhalif bir görüş öne sürülmüştür. Muhalif görüşe göre, haciz tehdidi altındaki beyanlar borç ikrarı olarak kabul edilemez. Bu görüşün dayandığı kanun maddeleri şunlardır: Borçlar Kanunu'nun 25. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 95. maddesi.
15. Hukuk Dairesi         2018/2978 E.  ,  2018/4801 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 03.12.2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    (Muhalif)

    - K A R Ş I O Y Y A Z I S I -

    Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece dava reddedilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından karar onanmıştır.
    Yerel mahkemece dava icra müdürlüğünde takip kesinleştikten sonra haciz tutanağında davacı şirket yetkilisinin “süre verilsin, bu süre zarfında borcumuzun ödeyeceğiz” şeklindeki beyanda bulunduğu gerekçesiyle bu beyan borç ikrarı kabul edilmiş ve dava reddedilmiştir.
    Kanımızca haciz tehdidi altında alınan beyanın borç ikrarı niteliğinde kabulü mümkün değildir. Takip kesinleştikten sonra davacının dava açmakta hukuki yararı bulunduğu kabul edildiğine göre, bu beyanının da açık olması ve haciz tehdidi altında olmaması gerekir. Alınan beyan hiçbir tereddüte yer vermeyecek nitelikte olması gerekir. Borç ikrarı olarak kabul edilmesi için kişinin haciz tehdidi altında olmaması, beyanının açık olması ve borç sebebinin kesinlikle belirgin olması gerekir. Borçlunun haciz tehdidi altında vermiş olduğu beyanı bu koşulları taşımıyor ise borç ikrarı olarak kabul etmek hukuk düzeniyle bağdaşmaz. Nitekim, Yargıtay 19. HD"nin 12.07.1994 gün ve 1993/7417-7656, 23.12.21993 tarih ve 1992/11915-8937 ve 28.4.1994 gün, 1993/4707-4273 sayılı kararlarında borçlunun haciz sırasındaki ikrarının hukuki niteliği üzerinde durulmuş ve bağlayıcı olmadığı, keza haciz tehdidi altında yapılan ödeme taahhüdünün borcun kabullendiği anlamına gelmeyeceği, haciz sırasında protokol düzenlenmesinin de kabul edilemeyeceği vurgulanmıştır. 25.02.1994 gün ve 1993/2666-1731 sayılı kararı da benzer olup, "ihtiyati hacze dayalı senet altındaki imzanın davacı borçluya ait olmadığı ve davacının gerçekte takip konusu senetle borçlu olmadığı halde, sırf takipte yapılan hacizden kurtulmak amacı ile alacaklı ile anlaşıp protokol yaptıkları anlaşılmaktadır. O halde yapılan bu anlaşmanın iradi bir borç kabulü olarak nitelendirilmesi yanlıştır." denilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Gerek yüksek 19. Hukuk Dairesi’nin gerekse Yargıtay’ın bazı dairelerinin uygulamaları da haciz baskısı altında verilen beyanın borç ikrarı olarak kabul edilemeyeceği yönündedir.
    Açıklanan nedenlerle sayın çoğunluğun bu yönde oluşan görüşüne katılmamaktayım ve kararın bozulması görüşündeyim.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi