Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/5890 Esas 2016/23519 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5890
Karar No: 2016/23519
Karar Tarihi: ......2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/5890 Esas 2016/23519 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/5890 E.  ,  2016/23519 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Alacaklı tarafından üç adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek ... numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda; alacaklının geriye ciro nedeniyle kendilerine kambiyo takibinde bulunamayacağını, ayrıca borçlu ..."un imzasının takip dayanağı çeklerin arka yüzündeki ciroda şirket kaşesi üzerine atılmış olması nedeniyle yalnızca şirketi sorumlu kılacağını ve şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek takibin durdurulmasını ve iptalini talep ettikleri, mahkemece talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
    6102 sayılı TTK. nun 372. maddesine göre, şirketin sorumlu olabilmesi için, şirket adına imza yetkisi olan kişilerin şirket unvanı altına imzalarının atılmış olması gerekir. Keşidecinin imzasının yeterli olduğu haller, borçlunun gerçek kişi olması haline ilişkin olup, tüzel kişilikte, tüzel kişinin unvanının tam olarak yazılması anılan yasa hükmü gereğidir. Şirket unvanının tam olarak yazılmaması hali ise senedin kambiyo vasfına etkili olmayıp, şirketin sorumlu olmadığı sonucunu doğurur. Bu durumda çeki imzalayanın şahsen sorumlu olacağı tabidir.
    Somut olayda takip dayanağı çeklerde ........ İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti."nin unvanı tam olarak yazdığına ve çekleri ciro eden ve kaşe üzerinde imzası bulunan diğer borçlu ... şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğuna göre, çekleri anılan şirket adına imzaladığının kabulü gerekmekle, şahsi sorumluluğu bulunmamaktadır.
    Öte yandan; takip dayanağı çekler, ...... tarafından lehdar ..."a keşide edilmiş olup, ciro silsilesinin incelenmesinde, adı geçen lehdarın cirosu ile muteriz borçlu .... ....... İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti."ne ve onun cirosu ile tekrar lehdara geçtiği, sonrasında muhatap bankaya ibraz edildiği, karşılığının çıkmadığı anlaşılmaktadır.
    Yukarıda açıklanan ciro sıralamasına göre; borçlu ......e karşı müracaat sorumlusu durumunda olan lehdarın çeki geriye ciro yoluyla alması ve başkalarına ciro etmesi mümkün ise de, bu şekilde çeki ciro yolu ile devraldıktan sonra gerek kendisinin gerekse çeki ciro yoluyla devrettiği diğer cirantaların lehdarın sorumlu olduğu kimselere

    müracaat borçlusu olarak başvurması mümkün değildir. Zira, geriye ciro yoluyla çeki devralan ciranta çeki devretmeden önceki durumuna döner ve bu şekilde kimlere başvurma hakkı varsa ancak onlara karşı takip yapma imkanına kavuşur.
    O halde, mahkemece, muteriz borçlular hakkındaki takibin İİK"nun 170/a maddesi gereğince re"sen iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddine hükmedilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ........2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.