Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3367
Karar No: 2020/7597
Karar Tarihi: 25.11.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3367 Esas 2020/7597 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, borçlu adına kayıtlı gayrımenkullerini muvazaalı olarak davalıya devrettiği gerekçesiyle davacı tarafından tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesi talebiyle açılan davada, mahkeme davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak, davacı vekilinin mazeret dilekçesi verdiği bir duruşmada kesin süre verildiği ve ara karar muhtırala tebliğ edilmediği, ayrıca davacı asile tebligat çıkartılmadan, HMK hükümlerine uyulmadan karar verildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 186. maddesi
- Anayasanın 36. maddesi
- 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi
- Avukatlık Kanunu'nun 41. maddesi
- HMK'nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri.
17. Hukuk Dairesi         2018/3367 E.  ,  2020/7597 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, davalı ...’den alacaklı olduğunu, davalı aleyhine Konya 3. İcra Müdürlüğü’nün 2005/1680 sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, davalı borçlunun haczi kabil bir malının bulunmadığını, borçlu adına kayıtlı gayrımenkullerini dava konusu borcun doğumundan sonra muvazaalı olarak davalı ...’a devrettiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptali, davacıya icra dosyasındaki alacak ve ferileri kapsar şekilde cebri icra yetkisi verilmesi talep ve dava edilmiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu 9 nolu ve 35 nolu bağımsız bölümün davalı ...’e , ... tarafından 9 nolu bağımsız bölümün 21.01.2002 de davalı ... ve ...’a, 35 nolu bağımsız bölümün ise 22.07.2002 de davalı ... e a devredildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Dahili davalı ... vekili, ...ve ... vekili, ve davalı ... vekili davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu yazılı yargılama usulünde 5 aşamaya yer vermiştir. Bunlar; davanın açılması ve dilekçeler aşaması, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama ve hüküm aşamalarıdır. Tahkikatın sonlandırılması ve sözlü yargılama aşamasına geçiş ise 6100 sayılı HMK’nın 186. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir.
    Somut olayda, davacı vekili 21.02.2018 tarihli duruşmada mazaret dilekçesi vermiş, mahkemece davacı vekilinin mazeretinin kabulü ile duruşma gün ve saatini Uyap sistemi üzerinden öğrenmesine, davacı vekiline davalı ..."in veraset ilamını ibraz etmek ve mirasçılarını dahil etmek üzere bir ay kesin süre verilmesine aksi takdirde davanın usulden reddedileceğinin ihtarına , karar verilmiş, muhtıra davacı vekiline tebliğ edilmemiştir. Davacı vekili 02.05.2018 günlü duruşmada vekillikten çekilme dilekçesi vermiş olduğu, dahili davalıların davacı asile ihtar çıkarılmasının tebliğ edilmesinin talep edildiği, mahkemece "davalılardan ..."in vefat etmesi nedeniyle davacı tarafa davalının mirasçılarını davaya dahil etmek üzere süre verildiği, verilen sürede ara karar gereği yerine getirilmediğinden 1 ay kesin süre verildiği, kesin süre içerisinde de taraf teşkilinin sağlanmadığı, davacı vekilinin duruşma tarihi itibariyle davadan çekilmesinin sonuca etkili olmayacağı zira verilen kesin süre içerisinde taraf teşkili sağlanmadığından davacı asilin davayı takip etmesi halinde de aynı kararı ittihaz edilmesi gerektiği kanaati ile davanın usulden reddine" karar verilmiştir.
    Savunma hakkı Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alındığı gibi, 6100 sayılı HMK.nun 27. maddesi hükmüne göre de, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, başka bir anlatımla, taraflara dosya içerisindeki bilgi ve belgelere karşı savunma hakkını kullanma olanağı verilmeden hüküm kurulamaz. Aksi halde savunma hakkı kısıtlanmış olup, bu husus kamu düzenine ilişkindir.
    Ayrıca 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11, Avukatlık Kanunu’nun 41 ve HMK.nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
    Somut olayda; davacı vekilinin hazır bulunmadığı ve mahkemece de mazeretli kabul edildiği bir duruşmada(21.02.2018) kesin süre verilmesine dair ara karar kurularak ara kararın muhtıra ile davacı vekiline tebliğ edilmemesi, davacı vekili tarafından 02.05.2018 gününde istifa ettiği beyan edilmişse de davacı asile tebligat çıkartılmadan, HMK hükümlerine riayet edilmeksizin karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya geri verilmesine, 25.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi