Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2013/38693 Esas 2016/3580 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/38693
Karar No: 2016/3580
Karar Tarihi: 29.02.2016

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2013/38693 Esas 2016/3580 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Ceza Mahkemesinde görülen bir tehdit davasında, mahkeme sanık hakkında TCK’nın 106/1-2. cümlesinden düşme kararı verdi. Ancak, kararda hangi sözlerin tehdit suçunu oluşturduğu tartışılmamış ve çelişkili ifadeler arasında çelişkinin giderilmesi gerektiği belirtilmeden yetersiz bir gerekçeyle hüküm kurulmuştur. Bu nedenle, karar kanuna aykırıdır ve hüküm mahkemesine geri gönderilmesi gerekmektedir. Kanuna göre mahkeme kararları, sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olmalıdır. Bu kararda TCK’nın 106/1-2. cümlesi kullanılmıştır.

4. Ceza Dairesi 2013/38693 E. , 2016/3580 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Düşme

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasanın 141 ile CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir.
Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak, mahkemece, sanık hakkında TCK’nın 106/1-2. cümlesinden düşme kararı verilirken; hangi sözlerin anılan madde kapsamındaki tehdit suçunu oluşturduğu karar yerinde tartışılmadan, soruşturma aşamasında verdikleri ifadeler ile mahkemedeki beyanları birbirinden farklı olan katılan ile tanıklar ... ve ...’ın aşamalardaki anlatımları arasındaki çelişkiler duruşmada giderilmeden ve çelişki giderilemediği takdirde hangi anlatımın hangi nedenlerle üstün tutulduğu da yöntemince açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.