Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/889
Karar No: 2021/2110
Karar Tarihi: 27.10.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/889 Esas 2021/2110 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/889
Karar No : 2021/2110

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Odası
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
(… Bakanlığı)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/10/2020 tarih ve E:2017/6138, K:2020/4344 sayılı kararının davanın reddine yönelik kısmının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu istem: 26/07/2017 tarih ve 30135 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu (UMREK) Hakkında Yönetmeliğin; "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinde yer alan "yetkin kişi" tanımının; "Komisyonun görevleri ve yetkileri" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (ç), (d) ve (g) bendleri ile (h) bendinde yer alan "derneklere ve komisyonlara" ibaresinin; "Sicil ve denetim faaliyetleri" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasının; "Gelirler" başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin; "Çeşitli hükümler" başlıklı 12. maddesinin 3. fıkrası ile 4. fıkrasında yer alan "hizmet sözleşmeleri ile ilgili esaslar, tarifeler, bedeller, sözleşmenin feshi, kuruma tevdi etme usul ve esasları" ibarelerinin; "Bilgi ve belge isteme ve gizliliğe uyma" başlıklı 13. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "meslek odası" ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/10/2020 tarih ve E:2017/6138, K:2020/4344 sayılı kararıyla;
Anayasa'nın 124. maddesi ile 3213 sayılı Maden Kanunu'na 20/08/2016 tarih ve 6745 sayılı Kanun ile eklenen Ek 14. maddeden bahsedilerek,
Yönetmeliğinin "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinde yer alan "yetkin kişi" tanımı yönünden;
Yönetmeliğin 3. maddesinde “Yetkin kişi”nin; UMREK tarafından belirlenen kriterlere sahip jeoloji, maden ve diğer meslek grubu mühendislerden yetkilendirilen kişi olarak tanımlandığı;
3213 sayılı Maden Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinde “Yetkilendirilmiş Tüzel Kişiler"in; Genel Müdürlükçe yetkilendirilen, bu Kanun kapsamında Genel Müdürlüğe verilmesi gereken rapor, proje ve her türlü teknik belgeyi hazırlamaya yetkili ve bunlardan sorumlu olan, şirket hisselerinin yarısından fazlasının sahibinin mühendis olduğu ya da bünyesinde nitelik ve nicelikleri yönetmelikle belirlenen mühendisler çalıştıran maden arama ruhsat sahibi veya işletmesi olan tüzel kişiler şeklinde tanımlandığı; Maden Kanunu'nun 10. maddesine dayanılarak hazırlanan Yetkilendirilmiş Tüzel Kişiler ile İlgili Yönetmeliğin, 03/06/2016 tarih ve 29731 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği;
3213 sayılı Kanun'da yetkilendirilmiş tüzel kişilerin tanımı yapılmış olup, dava konusu Yönetmelik'te yetkilendirilmiş tüzel kişiler tanımına yer verilmemiş olmasında eksik düzenleme bulunmadığından dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı;
Yönetmeliğin "Komisyonun görevleri ve yetkileri" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (ç), (d) ve (g) bendleri yönünden;
Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasında; Komisyonun görev ve yetkileri belirlenmiş olup,
(ç) bendinde; Yetkin kişilerde aranan nitelikleri belirlemek ve yetkinlik/sertifikasyon belgesi vermek,
(d) bendinde; Yetkin kişilere eğitim vermek/verdirmek, gözetlemek, denetlemek, sicil puanı vermek ve bunların kayıtlarını tutmak,
(g) bendinde; Yetkin kişilerin hazırladığı rapor/projeleri, gerekli hallerde incelemek/inceletmek ve bunun sonucunda gerçeğe aykırı rapor ve proje hazırladığı tespit edilen yetkin kişinin sertifikasını askıya almak/iptal etmek ve işlemleri için ilgili makamlara bilgi vermenin komisyonun görevleri arasında sayıldığı;
Maden Kanunu’nun Ek 14. maddesinde; yetkin kişi ve/veya yetkilendirilmiş tüzel kişilerde aranan nitelikleri belirlemek, bunlara eğitim vermek, sertifikalandırmak, sicil ve sicil kayıtlarını tutmak, denetlemek, ihtar vermek, belgeleri askıya almak veya iptal etmek UMREK’ın kuruluş amaçları arasında sayılmış olup, dava konusu edilen düzenlemelerde 3213 sayılı Kanun'un ek 14. maddesine aykırılık görülmediği;
"Komisyonun görevleri ve yetkileri" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan "derneklere ve komisyonlara" ibaresi yönünden;
29/12/2017 tarih ve 30285 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişikliği ile dava konusu düzenlemenin "Kendi görev alanındaki uluslararası kuruluşlara, üye olmak veya bunlarla işbirliği yapmak," şeklinde değiştirilmiş olup, davanın konusuz kaldığı;
"Sicil ve denetim faaliyetleri" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrası yönünden;
Yönetmeliğin 10. maddesinin 1. fıkrasında, komisyon tarafından yerine getirilmesi istenen sicil ve denetim faaliyetlerinin kamu kurum ve kuruluşlarından geçici görevlendirilen personel eliyle yapılabileceğinin kurala bağlandığı;
Mevzuat hükümlerinin bir bütün olarak incelenmesinden, Maden İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan bir komisyon olan ve sekretarya hizmetleri Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen, görevlerini yerine getirirken bağımsız olmakla birlikte gerekli hallerde hiyerarşi yetkisi kapsamında Bakan tarafından faaliyet ve hesapları denetlenen UMREK'e tanınan görev ve yetkilerin yürütülebilmesi için kamu kurum ve kuruluşlarından geçici görevlendirme yapılabilmesini mümkün kılan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı;
"Gelirler" başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendi yönünden;
Yönetmeliğin 11. maddesinde Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu tarafından elde edilen gelirlerin düzenlendiği ve (ç) bendinde “başvuru gelirleri”nin bunlar arasında sayıldığı;
3213 sayılı Kanun'un Ek 14. maddesinde, UMREK’in eğitim, sertifika,aidat, yayın ve diğer faaliyetlerinden gelir elde edebileceğinin öngörülmesi karşısında, düzenlemede hukuka aykırılık görülmediği;
"Çeşitli hükümler" başlıklı 12. maddesinin 3. fıkrası yönünden;
29/12/2017 tarih ve 30285 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişikliği ile dava konusu düzenlemenin "Komisyon faaliyetleri için Genel Müdürlük personeli çalıştırılabilir ve/veya hizmet alımı yapılabilir." şeklinde değiştirildiğinden, davanın konusuz kaldığı;
"Çeşitli hükümler" başlıklı 12. maddesinin 4. fıkrasında yer alan "hizmet sözleşmeleri ile ilgili esaslar, tarifeler, bedeller, sözleşmenin feshi, kuruma tevdi etme usul ve esasları" ibareleri yönünden;
Yönetmeliğin 12. maddesinin 4. fıkrasında; UMREK tarafından her türlü yeterlilik şartları, hizmet sözleşmeleri ile ilgili esaslar,tarifeler, bedeller, sözleşmenin feshi, kuruma tevdi etme usul ve esasları, belgelerin kimler tarafından imzalanacağı, yönetmelik gereği hazırlanan belgeler ve onay yerleri uygulamalarına ilişkin usul ve esasların çıkarılacak tebliğlerle belirleneceğinin kurala bağlandığı;
Davacı tarafından, Maden Kanunu ile UMREK’e tanınan yetkiler arasında yetkin kişilerin imzalayacağı hizmet sözleşmeleri ile ilgili esasları, yetkin kişilerin ücret tarifesini, yetkin kişilerin yapacakları iş karşılığında alacakları bedeller ve sözleşmelerin feshi esaslarının bulunmadığı, dava konusu düzenleme ile Kanun ile kurulan komisyonun, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu yetkisi ile donatılmaya çalışıldığı iddia edilmekte ise, dava konusu düzenlemelerin komisyonun Yönetmelik'te sayılan faaliyetleri ile ilgili hizmet sözleşmeleri ile ilgili esaslar ile tarifeler ve bedellere ilişkin olduğu anlaşıldığından dava konusu düzenlemelerde hukuka aykırılık bulunmadığı;
"Bilgi ve belge isteme ve gizliliğe uyma" başlıklı 13. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "meslek odası" ibaresi yönünden;
Yönetmeliğin 13. maddesinin 1. fıkrasında, Komisyonun, faaliyetleri ile ilgili konular için gerekli gördüğü her türlü bilgi ve belgeyi kamu kurum ve kuruluşları ile meslek odası, vakıf ve derneklerden istemeye yetkili olduğunun kurala bağlandığı;
3213 sayılı Kanun'un Ek 14. maddesinde, UMREK’in görevlerini yerine getirirken resmi ve özel kurum, kuruluş ve kişilerden belge, bilgi ve görüş isteyebileceği hüküm altına alınmış olup, kamu kurumu niteliğindeki meslek odalarından Komisyonun faaliyetleriyle ilgili bilgi ve belge istemesinde dayanak Kanun maddesine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle,
Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan "derneklere ve komisyonlara" ifadesi ile 12. maddesinin 3. fıkrası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, diğer kısımlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yetkilendirilmiş tüzel kişilerde aranan nitelikleri belirlemenin, Yönetmeliğin amaçları arasında sayılmasına rağmen Yönetmelik'te yetkilendirilmiş tüzel kişilere ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmaması nedeniyle Yönetmeliğin 3. maddesinde yer alan "yetkin kişi" tanımının; Kanun ile yetkin kişilere sertifika verilmesi öngörülmekte iken, Yönetmelik ile hem belge hem de sertifika verilmesi kuralı getiren Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin; Kanun'da eğitimlerin komisyonca verilmesi düzenlenmiş iken, Yönetmelik ile komisyonun eğitim verme yetkisinin başka kurumlara devredilmesine imkan tanıyan (d) bendinin; Kanun'da yetkin kişilerce hazırlanan rapor/projelerin komisyonca incelenmesi düzenlenmiş iken, Yönetmelik ile komisyonun inceleme yetkisinin başka kurumlara devredilmesinin önünün açan (g) bendinin; kamu kurum ve kuruluşu olmayan UMREK'in bünyesinde doğrudan geçici personel görevlendirebilme yetkisi verilmesi nedeniyle Yönetmeliğin 10. maddesinin 1. fıkrasının; Maden Kanunu'nun Ek.14. maddesinde UMREK’in gelirleri arasında başvuru gelirleri sayılmadığından 11. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin; Maden Kanunu ile UMREK’e tanına yetkiler arasında yetkin kişilerin imzalayacağı hizmet sözleşmeleri ile ilgili esasları, yetkin kişilerin ücret tarifesi, yetkin kişilerin yapacakları iş karşılığında alacakları bedeller ve sözleşmelerin feshi esasları bulunmadığından 12. maddesinin 4. fıkrasının; Maden Kanunu’nda komisyonun kimlerden belge isteyebileceği hususunun sayma yolu ile belirlendiği, bunlar arasında kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları sayılmadığından 13. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "meslek odası" ibaresinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın reddine yönelik kısmı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Kısmen karar verilmesine yer olmadığına, kısmen davanın reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin 14/10/2020 tarih ve E:2017/6138, K:2020/4344 sayılı kararının temyize konu davanın reddine yönelik kısmının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 27/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi