11. Hukuk Dairesi 2018/1123 E. , 2019/6151 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 29/12/2015 gün ve 2011/20 - 2015/989 sayılı kararı onayan Daire"nin 26/10/2017 gün ve 2016/5951 - 2017/5764 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, taraflar arasında 28.07.2005 tarihinde "Diyarbakır İli Taahhütlü Tahakkuk ve Tahsilatı Artırma Kaçağı Önleme" konulu sözleşme imzalanıp, sözleşme uyarınca 13.09.2005 tarihinde işe başlandığını, sözleşme süresinin 828 gün olup, sürenin sonunun 31.12.2007 olduğunu, davalının sözleşmeyi 17.05.2006 tarihinde gerekçe göstermeksizin feshedip, 1.200.000,00 TL bedelli kati teminat mektubunu paraya çevirerek irad kaydettiğini, davalı şirketin 12.06.2006 tarihli yazısına göre sözleşmenin 31.12.2005 tarihinde tutturulması gereken tahsilat hedefinin tutturulamadığı gerekçesiyle feshedildiğini, oysa tahsilat hedefinin tutturulup, tutturulmadığının belirlenmesi için sözleşmenin 13.1.3 maddesi gereği geçmesi gereken 6 aylık süre geçmeden sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin 27. maddesinde öngörülen ihtar şartının yerine getirilmediğini, tahakkuk ile tahsilat eş zamanlı gerçekleşmediği için sözleşme eki şartname tahakkuk oranları için aylık hedefler belirlenmiş olmasına rağmen, tahsilat için ay ay hedefler öngörülmeyip, yıllık hedefler belirlendiğini, davaya esas sözleşmenin uygulanmasına davacının kusuru olmaksızın sene başında değil Eylül ayında başlandığını, müvekkilinden iş kendisine Ocak ayında teslim edilmiş gibi kabul edilerek yıl sonu hedeflerinin tutturulmasının belirlenemeyeceğini, sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, asıl davada sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile muarazanın giderilerek, irad kaydedilen kati teminat mektubu bedeli için şimdilik 30.000,00 TL"nin irad kaydedildiği tarihten itibaren ticari faiziyle birlikte, el konulan malzeme ve donanımlar nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL"nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, ihtiyat teminatları için şimdilik 5.000,00 TL"nin temerrüd tarihi olan 27.02.2006 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte, hak ediş farkı ve fiyat farkları nedeniyle şimdilik 5.000,00 TL"nin 27.02.2006 ve kâr mahrumiyeti için şimdilik 50.000,00 TL"nin
fesih tarihinden itibaren işlemiş faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; birleşen davada ise irat kaydedilen kati teminat mektubu bedeli olarak 1.170.000,00 TL"nin irat kaydedilme tarihi olan 29.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile, el konulan malzeme ve donanımlar nedeniyle 70.000,00 TL"nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile, ihtiyat teminatları için 317.000,00 TL"nin 27.02.2006 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile, hak ediş farkı ve fiyat farklarından dolayı 66.000,00 TL"nin temerrüt tarihi olan 27/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile, kâr mahrumiyeti nedeniyle 1.150.000,00 TL"nin fesih tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 17,70 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen taraflardan ayrı ayrı alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 03/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.