
Esas No: 2014/6458
Karar No: 2014/14995
Karar Tarihi: 18.06.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/6458 Esas 2014/14995 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Samsun 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 20.01.2014
No : 2010/955-2014/10
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı işverene ait 1033474 ve 1031582 sicil numaralı işyerlerinden 20.08.2002 – 20.05.2008, 06.12.2008 – 05.04.2009 dönemlerinde tam gün üzerinden eksiksiz davalı Kuruma bildirimleri gerçekleştirilen, 20.08.2002 ve 06.12.2008 tarihlerinde çalışmaya başladığı yönünde hakkında işe giriş bildirgeleri ve iş sözleşmesi düzenlenen, 20.05.2008 günü işten ayrıldığını gösteren istifa dilekçesi ve ibraname hazırlanan davacının anılan 5 adet belgede imzalarının yer aldığı anlaşılmakta olup 20.05.2008 – 06.12.2008 döneminde hizmet akdine tabi olarak geçmesine karşın bildirilmeyen çalışma süresinin tespitine ilişkin davada mahkemece yapılan yargılamada tanıkların anlatımlarına dayanılarak talep aynen hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanakları 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. Diğer taraftan, kural olarak işe giriş bildirgeleri ve ücret ödeme bordroları sigortalının imzasını içermelidir. Anılan belgelerde yer alan imzaların sigortalıya aidiyeti belirlenmiş ve hata, hile veya ikrah sonucu imzalandığı
kanıtlanmamış ise birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve işyerinden yapılan kısmi bildirimler, sigortalının o işyerinde kesintili çalıştığına karine oluşturmaktadır ve bunun aksi, eş değer delillerle kanıtlanmalı, bu kapsamda tanık anlatımlarına değer verilmemelidir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde; söz konusu belgelerdeki imzaların kendisine aidiyeti davacı tarafından kabul edilmediği takdirde yöntemince uzman bilirkişi incelemesi yaptırılmalı, imzaların davacının eli ürünü olduğu saptandığında ve bu konuda hata, hile, ikrah durumu da iddia ve ispat edilemediğinde çalışma iddiasıyla ilgili olarak, bu yazılı belgelerin aksini eş değer kanıtla ispatlaması için davacıya kabul edilebilir süre tanınarak sunacağı delilleri toplanmalı ve elde edilecek sonuca göre karar verilmeli, imzaların davacıya ait olmadığı belirlendiğinde veya hata, hile, ikrah durumunun varlığında ise bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımlarına göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davalı .. İnşaat Turizm ve Teks. A.Ş.’ne geri verilmesine, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.