7. Ceza Dairesi 2021/20753 E. , 2021/14109 K.
"İçtihat Metni"1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanuna muhalefet suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16/09/2020 tarihli ve 2020/1452 soruşturma, 2020/14373 esas, 2020/835 sayılı seri muhakeme usulüne tabi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250/4, 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanunun 2 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanunun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2020 tarihli ve 2020/496 esas, 2020/751 sayılı kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/10/2020 tarihli ve 2020/570 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 07.04.2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.06.2021 tarihli ve KYB. 2021-52516 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250/2. maddesindeki “Cumhuriyet savcısı veya kolluk görevlileri, şüpheliyi, seri muhakeme usulü hakkında bilgilendirir.”, aynı Kanun’un 250/3. maddesindeki “Cumhuriyet savcısı tarafından seri muhakeme usulünün uygulanması şüpheliye teklif edilir ve şüphelinin müdafii huzurunda teklifi kabul etmesi halinde bu usul uygulanır.”, anılan Kanun’un 250/9. maddesindeki “Mahkeme, şüpheliyi müdafii huzurunda dinledikten sonra üçüncü fıkradaki şartların gerçekleştiği ve eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu kanaatine varırsa talepte belirtilen yaptırım doğrultusunda hüküm kurar; aksi takdirde talebi reddeder ve soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla dosyayı Cumhuriyet Başsavcılığına gönderir. Mazaretsiz olarak mahkemeye gelmeyen şüpheli, bu usulden vazgeçmiş sayılır.”, aynı Kanun’un 250/14. maddesindeki “Dokuzuncu fıkra kapsamında Cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda mahkemece kurulan hükme itiraz edilebilir.” şeklindeki,
31/12/2019 tarihli ve 30995 (4. Mükerrer) sayılı Resmî Gazetede yayınlanarak 01/01/2020 tarihinde yürürlüğe giren Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 14. maddesindeki "Mahkeme, eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu, bu usulün şüpheliye Kanunda öngörülen koşullar çerçevesinde teklif edildiği ve şüphelinin bu teklifi müdafii huzurunda özgür iradesiyle kabul ettiği kanaatine varırsa talepte belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kurar." , aynı Yönetmeliğin 13/4. maddesindeki "Mahkemece, isnat olunan suçun seri muhakeme usulü kapsamında olmadığı veya Kanunun 250 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen şartların gerçekleşmediği kanaatine varılması hâllerinde talep reddedilir. Bu durumda, dosya Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir ve soruşturma genel hükümlere göre sonuçlandırılır." şeklindeki ve anılan Yönetmeliğin "itiraz" başlıklı 15/1. maddesinde yer alan, "Mahkemece Yönetmeliğin 14 üncü maddesinin birinci fıkrası kapsamında Cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda kurulan hükme genel hükümler çerçevesinde itiraz edilebilir." şeklindeki düzenlemeler karşısında,
Her ne kadar ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/10/2020 tarihli kararı ile “..Sanık hakkında HAGB hükümlerinin uygulanması hususunda rızası olup olmadığına ilişkin beyanının alınmadığı..." gerekçesi ile itirazın kabulüne karar verilmiş ise de;
Somut olayda, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından seri muhakeme usulü kapsamında şüpheliye tüm sonuçları ile belirtilen teklifin müdafii huzurunda kabul edildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16/09/2020 tarihli talepnamenin anılan Mahkemesince kabul edilmesi ile talepte belirtilen doğrultuda aynı gün karar verildiği anlaşılmakla, hızlı bir şekilde karar verilmesi amaçlanan bu usulde anılan Kanun ve Yönetmelik kapsamında Mahkemesince hüküm kurulması için, seri muhakeme usulünün şüpheliye Kanunda öngörülen koşullar çerçevesinde teklif edildiğine ve şüphelinin bu teklifi müdafii huzurunda özgür iradesiyle kabul ettiğine yönelik kanaate varmanın yeterli olduğu, mahkeme huzurunda sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını ilişkin muvafakat sorulması şartının aranmadığı, kaldı ki Mahkemesince bile talepnamenin reddine yönelik incelemenin sınırı, isnat olunan suçun seri muhakeme usulü kapsamında olup olmadığı ve 5271 sayılı Kanun"un 250/3. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği hususları ile sınırlı olduğu değerlendirildiğinde, bu nedenle talepnameyi inceleyen Asliye Ceza Mahkemesinin sınırının itirazı inceleyen mercii Ağır Ceza Mahkemesinin inceleme sınırını da kapsadığı cihetle, sanık müdafii tarafından, sanık hakkında hükmedilen cezanın alt hadden belirlenmesi gerektiğinden bahisle yapılan itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Seri muhakeme usulü hakkında bilgilendirildiği anlaşılan sanık bakımından müdafinin de hazır bulunduğu halde düzenlenen seri muhakeme usulü teklif ve kabul tutanağında, sanık hakkındaki yaptırımın, 9 ay hapis ve 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması olarak belirlendiği, bu yaptırıma uygun olarak hazırlanan talepname uyarınca karar verdiği anlaşılan Mahkeme tarafından, ayrıca hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediği hususunda sanığın beyanının tespit edilmesine gerek olmadığı anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriğindeki hususlar yerinde görüldüğünden ... 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 12/10/2020 tarihli ve 2020/570 değişik iş sayılı kararının CMK"nin 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, 02.11.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.