10. Hukuk Dairesi 2020/4712 E. , 2021/2442 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 41. Hukuk Dairesi
...
Dava, iş kazasında vefat eden sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçeyle davanın ksımen kabul ve kısmen reddine karar verilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 41. Hukuk Dairesince davalılar ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. ve Güneş Sigorta A.Ş. vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilirken, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 41. Hukuk Dairesince verilen kararın davacılar vekili ile davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. ile Güneş Sigorta A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edildiği, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
1) Davacılar vekilinin müvekkillerinden ... ve ...’in reddedilen manevi tazminatlarına ilişkin temyiz itirazları ile, Davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri AŞ ve Güneş Sigorta AŞ vekillerinin davacı ..., ...lehine takdir edilen manevi tazminat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde: Mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrasına göre, “Bölge Adliye Mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri beşbin lirayı geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” Bu fıkradaki “beşbin” ibaresi 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile “kırk bin Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.
Mülga 5521 sayılı Kanunun, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrasına göre parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı öngörülmüştür.
25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8. maddesinde “temyiz edilemeyen kararlar” sayılmış ancak miktar itibariyle kesinliğe bu maddede yer verilmemiş, 7/3. maddede, 6100 sayılı HMK’nın kanun yollarına ilişkin hükümlerinin, iş mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca, Bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. HMK Ek madde 1 hükmüne göre de, 362. maddedeki parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
HMK 362/2. maddesine göre “Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir”
HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. madde uyarınca, temyiz dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme temyiz dilekçesinin reddine karar verir. Ancak temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 E. - 1990/4 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin reddine karar verebilecektir
Yukarıda belirtildiği şekilde, iş mahkemelerinin kararlarının istinaf incelemesi sonucu Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlarda karar tarihine göre kesinlik sınırı: 20.07.2016 - 01.12.2016 tarihleri arasında 5.000,00 TL; 02.12.2016 tarihi sonrası için 40.000,00 TL; 01.01.2017 sonrası için 41.530,00 TL, 01.01.2018 tarihi sonrası için 47.530,00 TL; 01.01.2019 tarihi sonrası için 58.800,00 TL’dir.
Somut olay incelendiğinde, davacı vekilinin müvekkillerinden ...,... lehine 80.000,00 TL’şer, ... ve ... lehine ise 50.000,00 TL’şer manevi tazminat talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince davacı ..., ... lehine 20.000,00 TL’şer, davacı ... ve ... lehine ise 10.000 TL’şer manevi tazminata hükmedildiği, aynı miktarların Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda da aynı şekilde belirtildiği, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle 58.800,00 TL’lik temyiz (kesinlik) sınırı dikkate alındığında, davacı vekilinin davacı ... ve ... ‘in reddolan manevi tazminat miktarları için ve davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. ile Güneş Sigorta A.Ş. vekillerinin ise davacı ...,... lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarının ayrı ayrı kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmakla davacılar vekili ile davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri AŞ ile Güneş Sigorta A.Ş. vekillerinin belirtilen hüküm kısımlarına yönelik temyiz istemlerinin kesinlik nedeniyle reddine,
2) Davacılar ve Davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri AŞ ile Güneş Sigorta A.Ş. vekillerinin davacılar ...,... lehine kısmen kabul ve kısmen reddedilen manevi tazminatlar ile, davacılardan ...,... lehine kısmen kabul ve kısmen reddedilen maddi ve manevi tazminat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince:
Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar ve davalılardan ... İnşaat ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. ile Güneş Sigorta A.Ş. vekillerinin bu hükümlere yönelik yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmünün ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yapılan harçların taraflardan tahsiline, 02/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi