Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4562
Karar No: 2019/352
Karar Tarihi: 15.01.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/4562 Esas 2019/352 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu taşınmaz lehine, davalılara ait taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Mahkeme, davacı lehine geçit hakkı tesisine karar vermiştir. Ancak, davalıların temyiz itirazları nedeniyle Yargıtay tarafından inceleme yapılması istenmiştir. Yargıtay, mahkemenin kararını bozmuş ve daha uygun bir güzergahta geçit hakkı tesis edilmesi gerektiğine hükmetmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına uygun olarak, güzergah değişikliği yapılabileceği belirtilmiştir. Geçit istekleri, TMK'nin 747. maddesi gereğince önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, ihtiyacın karşılanmaması halinde en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Bedel tespitinde ise uzman bilirkişiler aracılığıyla objektif kriterlere uygun olarak yapılmalıdır. Kanun maddeleri: TMK'nin 747/2. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/4562 E.  ,  2019/352 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.12.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Dava, TMK"nin 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 273 parsel sayılı taşınmaz lehine, davalılara ait 264 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir.
    Bir kısım davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne ve davalılara ait 264 ve 286 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine 23.06.2015 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide koordinatları belirtilen 1 numaralı alternatiften davacıya ait 273 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    TMK"nin 747/2. maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5 - 3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak belirlenmelidir. Saptanacak bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Somut olaya gelince; 23.06.2015 tarihli fen ve ziraat bilirkişiler tarafından hazırlanan raporda 2. alternatifin en uygun güzergah olduğu belirtilmiş olmasına rağmen mahkemece, 1. alternatif üzerinden geçit hakkı tesisine karar verilmiş, ancak 2. alternatifin tercih edilmeme sebebi gerekçede açıklanmamıştır. Öte yandan, mahkemece geçit tesisine karar verilen 1. alternatif su kanalından geçtiğinden, geçit hakkı için davacının genel yola çıkışı bu güzergahta kesintisiz olarak sağlanmamaktadır. Fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi ve dosya içeriği nazara alındığında davacı taşınmazı lehine bilirkişi raporuna ekli krokide gösterilen 2. alternatiften geçit hakkı tesisinin daha uygun olacağı görülmektedir.
    O halde mahkemece, kesintisizlik ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkelerine uygun olarak davacıya ait 273 parsel sayılı taşınmaz lehine, 23.06.2015 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide 2. alternatif olarak gösterilen güzergahtan geçit hakkı tesisine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle genel yola bağlantı kurulmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi