Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/9723
Karar No: 2021/8576
Karar Tarihi: 06.12.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/9723 Esas 2021/8576 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, haksız yere tutuklandığı gerekçesiyle tazminat talebinde bulundu ancak tüm talepleri mahkeme tarafından reddedildi. Davacı tarafından yapılan temyiz başvurusu sonrasında da kararın uygun olduğu belirlendi. Kararda, davacının 466 sayılı Kanun'a göre tazminat davası açma süresinin beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl olduğu vurgulandı. Ayrıca, 466 sayılı Kanun'a tabi olan tazminat davalarında, kesinleşmiş kararın davacıya tebliğ edilmediği ve davacının haberdar olduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı durumlarda, kararın verilmesinden itibaren 10 yıllık sürenin geçmesi sonucu dava açma hakkının kaybedileceği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri ise 466 sayılı Kanun'un 2. maddesi ve CMK'nın 5271 sayılı kanunun yürürlük tarihi öncesine kalan hükümlerine ilişkin düzenleme olan 5320 sayılı Kanun'un 6/2. maddesi olarak belirtildi.
12. Ceza Dairesi         2020/9723 E.  ,  2021/8576 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Yasa uyarınca tazminat



    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Davanın tümüyle reddedilmesi karşısında, yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiren davalı kurum lehine, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmemesi temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
    Tazminat talebinin dayanağı olan ... (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi 1998/1127 Esas – 1999/1284 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının üç yerden hırsızlık suçundan 25.07.1998 – 23.09.1998 tarihleri arasında 60 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 28.03.2012 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanuna tabi olduğu anlaşılmakla;
    Davacının 5.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, her ne kadar davacı ... 03/03/2016 tarihli dilekçesiyle haksız tutuklanma nedeniyle tazminat talebinde bulunmuş ise de; tazminat davasına konu davacı hakkında verilen tutuklama kararı ile yine davacının beraatine ilişkin ... (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen 17/06/1999 tarih, 1998/1127 Esas-1999/1284 sayılı kararın 5271 sayılı CMK"nın yürürlüğe girdiği 01/06/2005 tarihinden önce verildiği, bu nedenle 5320 sayılı Yasanın 6/2. maddesi gereğince tazminat isteminin 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkındaki Kanun hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda, tazminat isteminin koşullarını düzenleyen 466 sayılı Yasanın 2. maddesinde düzenlenen "...verilen kararların kesinleştiği veya bu iddiaların mercilerince karara bağlandığı tarihten itibaren üç ay içinde, ikametgahlarının bulunduğu mahal ağır ceza mahkemesine bir dilekçeyle başvurarak uğradıkları her türlü zararın tazminini isteyebilirler." hükmü dikkate alındığında, mahkemesince gerekçeli kararın tebliğinin ve dolayısıyla kesinleşme işleminin zamanında yapılmamasının Yasada belirtilen süre içerisinde dava açma hakkını ortadan kaldırmayacağı, bu durum dışında ayrıca Dairemizin 07/05/2014 tarih ve 2013/27760 Esas-2014/11104 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği, dava süresi açısından en lehe kabul ile bu itibarla Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulünün gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği, şeklindeki ilamı da dikkate alınarak, davanın süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmakla;
    Dava, 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.05.2019 tarih, 2017/12-535 Esas, 2019/422 ve 2017/12-536 Esas, 2019/423 Karar sayılı kararlarında vurgulandığı üzere 466 sayılı Kanuna tabi olan tazminat davalarında dava açma süresinin kesinleşmiş kararın davacıya tebliğ edilmediği ve davacının haberdar olduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı durumlarda, davacının yokluğunda verilmiş kararın kesinleştiğinin davacıya tebliğinden itibaren 3 ay ve her halükarda kararın verilmesinden itibaren 10 yıllık sürenin geçmesi sonucu dava açma hakkının kaybedileceğinin belirtilmesi karşısında, 17.06.1999 tarihinde davacının yokluğunda verilen beraat hükmüne karşı 17.09.2009 tarihine karar açılması gereken tazminat davasının 03.03.2016 tarihinde açılması nedeniyle, 466 sayılı Kanun gereğince her halükarda kararın kesinleşmesinden itibaren bu 10 yıllık süre geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; mahkemece davacı lehine tazminat isteme şartlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesinde usule ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacının, davanın kabul edilmesi gerektiğine ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 06.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi