MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVALILAR :

DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12/02/2019 günü temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı ... vekili ile davalı ... gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle mahkemece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararında bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkeme hükmü Dairemizin 04.04.2016 tarih, 2016/489 esas ve 2016/6687 karar sayılı ilamıyla; özetle "Mahkemece konusuz kalan dava hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilip, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların haklılık durumları dikkate alınarak yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, "Davanın reddine" karar verilmesine isabetsiz olduğu yönünden bozulmuş, mahkemece de bozmaya uyularak, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı bankanın aile konutu olduğu ileri sürülen taşınmaz üzerinde ipotek tesis ederken üzerine düşen özeni göstermiş olması, eşin rızasını istemesi karşısında bankanın davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olması gerekçesiyle de yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı banka lehine de vekalet ücreti takdir edilmesine karar verilmiştir.
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde davacının ipotek tesisine onay verdiğine ilişkin "Muvafakatnameyi" sunmuştur. Davacı, ise cevaba cevap dilekçesinde "Muvafakatname" deki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürüp, bilirkişi incelemesi yapılmasını istediğine göre, sunulan bu belgedeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak hasıl olacak sonuca göre, tüm deliller birlikte değerlendirilerek; tarafların davanın açıldığı tarihteki haklılık durumları belirlendikten sonra yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden hüküm kurulması gerekirken, bu husus nazara alınmadan, eksik incelemeyle davalı banka lehine olacak şekilde yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünde hüküm tesisi usule ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte münhasıran yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 2.037.00 TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.02.2019(Salı)