Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: 1-Sanığa yükletilen yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu; Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tipine uyduğu, Cezaların yasal bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Tehdit suçlarından kurulan hükme yönelik temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Aralarında öncesine dayalı husumet bulunan sanığın, köy içerisinde karşılaştığı mağdura saldırarak vurmaya başladığı, mağdurun, sanığın ellerinden tutarak kendisini korumaya çalışması üzerine, sanığın saldırırken "iki senede yatsan 10 senede yatsan seni vurup temizleyeceğim" diyerek cebinden çıkardığı bıçakla mağduru yaraladığı olayda, mahkemenin hem yaralama hem de tehdit suçlarından ceza verdiği, ancak özel bir maddi içtima kuralı olarak düzenlenen TCK"nın 106/3. maddesi uyarınca iki ayrı eylem ve suçtan söz edilebilmesi için yaralama fiilinin tehdit amacıyla işlenmesinin zorunlu bulunması karşısında, yaralama eyleminin tehdit amacıyla işlendiğine ilişkin delil bulunmaması ve sanığın yaralama kastını açıklamaya yönelik olarak söylediği sözlerin ayrıca tehdit suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden, tehdit suçundan beraat yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.