12. Ceza Dairesi 2020/7711 E. , 2021/8572 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/178 esas, 2008/322 sayılı ceza dosyası kapsamında uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 21.02.2007 – 21.02.2008 tarihleri arasında 1yıl gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 11.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, Kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 200.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 5.157,88 TL maddi, 3.000,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
1-Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan araştırmada davacının tutuklu ve hükümlü olduğu başka suç kayıtlarına da rastlanıldığı dikkate alınarak, gözaltına alındığı gün farklı olay ve soruşturma dosyaları nedeniyle de hakkında tutuklama kararı verilip verilmediği, verilmiş olması halinde bahse konu soruşturma dosyalarının sonuçlarının araştırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-CMK"nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
3- Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan ‘’5.055,82’’ TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde ‘’ 5.157,88’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
4-Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında kalacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
5-Davacı tarafça dava dilekçesinde hükmolunacak tazminata tutuklama tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunulması karşısında, mahkemece gözaltı tarihinden itibaren faiz işletilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.