(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2017/8786 E. , 2020/1821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 120 ada 7 parsel sayılı 16389,90 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla belgesizden Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve eylemli orman olduğu açıklaması yazılarak, tarla niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı, 16/07/2012 tarihli dilekçesiyle, taşınmaz içinde yaklaşık 1 dönüm kısmı bal üreticiliği yapmak üzere 1995-1996 yıllarında Orman İşletme Müdürlüğünden kiraladığını, o tarihten beri de kira bedeli ödemek suretiyle kullandığını, kullanım kadastrosu sırasında bilirkişilerin kovanlarının orada olduğunu bilmelerine rağmen, bu kısmı kullanılmayan bölge olarak gösterdiklerini belirterek, arı kovanlarını koyduğu bu kısımda zilyet olduğunun tespitine karar verilmesi istemiyle dava açmış, 21/09/2012 tarihli tavzih dilekçesiyle, başlangıçta 127 ada 7 sayılı parsel olarak bildirdiği taşınmazı 120 ada 7 sayılı parsel olarak düzeltmiş; Orman Yönetimi, 05/09/2013 tarihinde harçlandırdığı dilekçesiyle, taşınmazın eylemli orman olduğu iddiasıyla ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve tüm şerhlerin silinmesi istemiyle davaya katılmış, mahkemece, davacının kullanımı bulunmadığından davasının reddine; müdahil Orman Yönetiminin, müdahale dilekçesinde 127 ada 7 sayılı parsel yazılı olduğundan ve mahkemede bu parsel ile ilgili bir dava bulunmadığından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle Dairenin 02/05/2016 tarihli ve 2015/8514 – 2016/4971 E.-K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece, temyize konu, 127 ada 7 sayılı parselin mahkemede davalı olmadığı kabul edilmek suretiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş ise de; değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Başlangıçta davacının dava dilekçesinde, 127 ada 7 parsel davalı gösterilerek dava açılmış ise de; davacı 21/09/2012 tarihli tavzih dilekçesi ile taşınmazın 120 ada 7 parsel olduğunu bildirmiş, Orman Yönetimi ise 14/08/2013 havale; 05/09/2013 harçlandırma tarihli dilekçesiyle müdahillik talebinde bulunmuş, ancak davacının başlangıçta yanlışlıkla davalı gösterdiği 127 ada 7 parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilini talep etmiştir. Davacı, yargılama sırasında taşınmazın ada numarasının dava dilekçesinde yanlış gösterildiğini, amacının 120 ada 7 sayılı parseli dava etmek olduğunu bildirerek tavzih dilekçesi verdiğine göre, davacının gerçek iradesi
ile açıklanan iradesi arasında sadece ada numarası yönünden farklılık bulunduğu anlaşılmaktadır. Değerlendirme yapılırken gerçek iradenin ne yönde olduğu esas alınmalı, hataya dayalı açıklanan iradeye değer verilmemelidir. Parsel numarası ve hasım nazara alındığında davacının gerçek iradesinin 120 ada 7 sayılı parselle ilgili olduğu, müdahale edilen parselin de bu parsel olacağı belirgin olduğuna göre, mahkemece taraflardan iddia ve savunmaları ile ilgili delilleri istenip, gerekli değerlendirmenin buna göre yapılıp sonucuna göre karar verilmesi, dava konusu olmayan, ancak dosyaya getirtilmiş bulunan 127 ada 7 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağı aslı, kadastro mahkemesinin başka bir dosyasında davalı değilse, olağan usûllerle kesinleştirilmek üzere kadastro müdürlüğüne iade edilmesi; davalı ise, ilgili dava dosyasına gönderilmesi gerekirken davacının ve müdahil Orman Yönetiminin gerçek iradesinin aksine yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.” denilmektedir.
Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucunda davacı ..."ın davalı ... Kadastro Müdürlüğü hakkında açtığı davanın husumet nedeniyle reddine, 05.02.2014 tarih 2012/16 Esas 2014/2 Karar sayılı ilamı ile davacı ..."ın davalı ... ve müdahil-davalı ... hakkında açtığı davanın reddine karar verildiği, mahkemenin kararının müdahil-davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edildiği, davacı ... tarafından temyiz edilmediğinden, davacı ... hakkında verilen karar yönünden kesinleştiği görülmekle; davacı ..."ın davalı ... ve müdahil- davalı ... hakkında açtığı dava yönünden bir karar verilmesine yer olmadığına, asli müdahil Orman Yönetiminin kullanım kadastrosuna itiraz davasının kabulüne, dava konusu olan ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 120 ada 7 parsel nolu taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesine, 127 ada 7 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağının olağan yollarla kesinleştirilmek üzere kadastro müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 15/06/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.