23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5630 Karar No: 2016/2075 Karar Tarihi: 29.02.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5630 Esas 2016/2075 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/5630 E. , 2016/2075 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet (TCK"nın 157/1, 62, 52, 53/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis, 500 TL adli para cezası)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Ticari taksi şoförü olan şikayetçinin aracına suç tarihinde müşteri olarak binen sanığın bir hastası olduğunu söyleyerek önce ... hastanesine ve tespit edilemeyen bir otele gidip döndüğü en son ...Hastanesine geldiklerinde sanığın acil servis bölümüne girdiği ve tekrar dışarı çıktığı, üzerinde 200 avro para olduğunu, ucuza bozmak istemediğini, varsa kendisine Türk lirası vermesini akabinde taksi ücretiyle birlikte toptan ödeme yapacağını söyleyerek şikayetçiden 180 TL aldığı ve tekrar acil servise girip ödeme yapmadan kayıplara karıştığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi, 2- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararı uyarınca sanığın hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olarak seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasî hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceği hususu, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 GÜN", "25 GÜN" ve "500 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "4 GÜN" ve "80 TL" ibarelerinin eklenmesi; hüküm fıkrasından TCK 53 ile ilgili bölümün çıkartılarak yerine "sanık hakkında TCK 53/1-2-3. fıkraların uygulanmasına" fıkrası eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.