2. Hukuk Dairesi 2019/171 E. , 2019/921 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Mal Rejimi-Eşya Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı- davalı erkek tarafından, tedbir nafakasının kaldırılması talebinin reddi ve ziynet alacağı yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise reddedilen ziynet ve eşya alacağı ile kabul edilen ziynetlerin dava tarihindeki değeri üzerinden bedelinin ödenmesine karar verilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 137. maddesinde dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli karar alınmadan tahkikata geçilmeyeceği ve tahkikat için duruşma günü verilemeyeceği hükme bağlanmış, 139. ve 140. maddelerinde ise; dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra yapılacak ön inceleme duruşmasına davet ve ön inceleme duruşmasının usulü ve yapılacak işlemler gösterilmiştir. Somut olayda, davacı- davalı erkek tarafından 14.06.2013 tarihinde boşanma ve tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava açıldığı buna karşın davalı- davacı kadın tarafından 19.06.2013 tarihinde birleşen boşanma ve ziynet ile çeyiz eşya alacağı davası açıldığı, kadının birleşen davasında erkeğin cevap dilekçesinin kadına tebliğ edilmeden , dilekçeler aşaması tamamlanmadan ziynet ve eşya alacağına ilişkin tefrik kararı verildiği, tefrik edildikten sonra da bu eksikliğin tamamlanmadığı, bozmadan sonra dosyaların tekrar birleştirilerek karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, tefrik edilip sonradan birleştirilen ziynet ve eşya alacağına yönelik davada dilekçeler aşamasının tamamlanarak, taraflar usulüne uygun şekilde ön inceleme duruşmasına (HMK m. 139-142) davet edilip, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların tespiti (HMK m. 140), taraflarca üzerinde anlaşılamayan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar belirlenip, tahkikat aşamasına (HMK m. 147) geçilerek, gösterilen deliller toplanıp bir sonuca ulaşılması gerekirken, bu hususlara riayet edilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Mahkemece davacı-davalı erkeğin, ... 2. Aile Mahkemesinin 2009-894 esas, 2010/400 karar sayılı dosyası ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiş ise de; gerekçeli kararda tedbir nafakasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin herhangi bir gerekçe belirtilmemiştir.
Anayasanın 141/3. maddesi "bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç vehukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) ve (2.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.02.2019 (Salı)