Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/10776 Esas 2018/5627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10776
Karar No: 2018/5627
Karar Tarihi: 10.05.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/10776 Esas 2018/5627 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının banka hesabına gönderdiği borç parayı geri alamadığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istedi. Davalı ise borcu olmadığını ve gönderilen paranın kira, elektrik ve su bedelleri için yapıldığını savundu. Mahkeme ise davanın kısmen kabul edilmesine ve itirazın iptaline karar vererek davalıdan alacağı ve icra inkar tazminatının tahsiline hükmetti. Ancak davalı bu kararı temyiz etti ve Yargıtay, davacının iddiasını yasal delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararı bozdu.
Kanun Maddeleri: HUMK’nun 440/III-1 maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2016/10776 E.  ,  2018/5627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının banka hesabına 25.6.2010 tarihinde havale ile 5.000,00 TL borç para gönderdiğini, davalının bu parayı geri ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı, davacıya borcu bulunmadığını, aksine alacaklı olduğunu, ödemenin davacının kendisine ait evde 2009-2010 yılları arasında kiracı olduğu dönemde kira, elektrik ve su bedellerini için yapılmış olduğunu beyan eden savunma yaparak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, ispat yükünün davalıda olduğu, davalının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, takibin 5.000,00 TL asıl alacak, ve asıl alacağa havale tarihinden dava tarihine kadar işlemiş faiz olan 1.447,67 üzerinden devamına ve toplam alacak miktarı olan 6.447,67 TL’nın % 20’si oranında hesaplanan 1.289,53 TL icra inkar tazminatının davlıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, davalıya ödünç ilişkisine dayalı olarak borç para verdiğini, süresinde geri ödenmediğini ileri sürerek, verdiği paranın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, gönderilen paranın davacının kendisine ait evde 2009-2010 yılları arasında kiracı olduğu dönemde kira, elektrik ve su bedellerini için gönderildiğini, davacıdan borç para almadığını savunmuştur. Davalının bu savunması gerekçeli inkar niteliğindedir. Kural olarak havale borç ödeme vasıtasıdır. Davaya dayanak yapılan havale makbuzunda paranın borç olarak gönderildiğine dair açıklama bulunmamaktadır. Bütün bu olgular gözetildiğinde davacı ödünç ilişkisini yasal delillerle ispatlamak zorundadır. Miktar itibariyle tanık da dinlenemez. Davacı dosya kapsamındaki yasal delillerle iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı, delil listesinde yemin deliline de dayanmamıştır. O halde mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ispat külfeti ters çevrilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.