10. Ceza Dairesi 2020/20422 E. , 2021/3812 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1- Sanık ... hakkında beraat
2- Diğer sanıklar hakkında mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
10.11.2015 tarihinde tefhim edilen hükmün, CMUK’nın 310. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen bir haftalık yasal temyiz süresinden sonra sanık ... müdafii tarafından 26.11.2015 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, temyiz isteğinin CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Sanık ... ... hakkında verilen tefrik kararına yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
Sanık hakkında verilen tefrik kararının CMK 223/1. maddesinde belirtilen hüküm
niteliğinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz talebinin İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,
3- Sanıklar .....hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Sanık ... ve ... müdafilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesinin 1. fıkrası, 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapılmıştır.
Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilama konu suçun TCK"nın 141/1. maddesi kapsamında olduğu, 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmış olup, tekerrüre esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı hükmü ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunun 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşıldığından, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ... ve müdafileri; sanıklar ...,.... müdafileri; sanık ... ve ..."ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
4- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün incelenmesinde:
Fiziki takip ve tespit tutanağı içeriği, iletişimin tespiti tutanakları ve dosya kapsamına göre, sanığın suç tarihinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit olduğu halde, mahkûmiyeti yerine dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
5- Sanıklar ....., ... hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suçun işleniş biçimi, uyuşturucu maddenin miktarı ve suçun önem ve değerine göre, sanık hakkında temel cezanın alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK"nın 3 ve 61. maddelerindeki ilke ve ölçütlerle orantılı olmayacak şekilde temel hapis cezasının alt sınırdan fazla uzaklaşılarak 12 yıl hapis ve 600 TL adli para cezası olarak belirlenmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar... ve müdafilerinin; sanık ...,...müdafileri; sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, sanıklar hakkındaki bozma nedenine göre bozmanın hakkında temyiz isteğinin reddi kararı verilen sanık ..."e CMUK"nın 325. maddesi gereğince SİRAYETİNE,
6- Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, soyut ve değişik anlamlara gelebilecek iletişimin tespiti tutanakları dışında, sanığın savunmasının aksine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
7- Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın 24.03.2011 tarihli eylemi sabit ise de; hükme esas alınan 20.07.2011 tarihli eylemi ile ilgili olarak yapılan UYAP araştırmasında, sanığın aynı eylemi nedeni ile hakkında Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dava açıldığının anlaşılması karşısında, bu dosyanın akıbetinin araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
23/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.