18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/792 Karar No: 2016/3737 Karar Tarihi: 03.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/792 Esas 2016/3737 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarını davalıdan tahsil etmek istemiştir. Mahkeme, dava lehine karar vermiştir. Ancak karar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305. maddesi gereği tam olarak yeterince açık olmadığından ve kamulaştırmasız el konulan yerin bedelinin doğru hesaplanmamış olduğundan bozulmuştur. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Bu nedenle tavzih istemi kabul edilmemiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305. ve 428 maddeleridir.
18. Hukuk Dairesi 2016/792 E. , 2016/3737 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 764 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemenin ilk kararı, özel parselasyon haritasında yol olarak kamuya terk edilen yer bedelinin istenemeyeceği dikkate alınarak, bu kısımlar belirlenip artan kısım yönünden kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı tazminata hükmedilmesi gerektiğinden bozulmuş olup, bozma ilamına uyulduğuna göre, yol olarak kamuya terk edilen yer dışındaki kısımların bedeline hükmedilmesi yerine, yol payını da kapsayacak biçimde yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulmuş olması, 2-Hükmün tavzihini düzenleyen Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 305. maddesine göre; "Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez." şeklindeki yasal düzenlemeye göre, hükmün tavzihinin istenebilmesi için verilen hükmün, yeterince açık olmaması, icra işlemleri sırasında uygulanması açısından tereddüt uyandırıyor olması ve hükmün içinde bir birine aykırı fıkralar bulunması gerekmektedir. Eğer böyle bir hal söz konusu ise, taraflardan her biri hükmün
tavzihini isteyebilir ve mahkeme kararında açık olmayan veya çelişkili bulunan yönler; ancak, hükmün aslına uygun olarak tavzih edilebilir. Ancak tavzih yolu ile hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar sınırlandırılamaz, karar değiştirilemez veya genişletilemez. Buna göre, mahkemenin asıl kararında, taraflar yararına hükmedilen vekalet ücretinin tavzih yoluyla değiştilrmesi, açıklanan mevzuata aykırı olup tavzih isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.