Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/15851
Karar No: 2020/2490
Karar Tarihi: 20.02.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/15851 Esas 2020/2490 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, temyiz edilerek incelenmiştir. Sanığın, şikayetçiyi işe yerleştireceğini söyleyerek aldatıp 150 TL ve belgelerle haksız yarar sağladığı iddiasıyla dolandırıcılık suçundan mahkum edildiği sabit görülmüş ve mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Ancak, sanığın sabıka kaydı okunmadan ve diyecekleri sorulmadan iddianamede yer almayan bir kanun maddesi uygulanması suretiyle davranılmış ve cezalarda düzenleme yapılan kanunlarda değişiklik yapılmıştır. Bu nedenle, hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak; TCK'nın 157/1, 52/2, 58/6 ve 53, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 326/2. maddesi, CMK'nın 226. maddesi, 6763 sayılı CMK ve Bazı Kanunlar\"da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve bu maddeye eklenen fıkra sayılabilir.
15. Ceza Dairesi         2019/15851 E.  ,  2020/2490 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2, 58/6 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dairemizin bozma içerikli ilamı üzerine, dosyanın yerel mahkemece uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığın, şikayetçiyi işe yerleştireceğinden bahisle aldatıp kendisinden bazı belgelerle birlikte 150 TL alarak haksız yarar sağladığı, bu suretle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, şikayetçi ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamına göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla, bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiş olup, sanığın hükmün verildiği sırada farklı yargı çevresinde bulunan ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olması, karar celsesinde sanık müdafiinin hazır bulunmuş olması ve bozma ilamı öncesi ile sonrasında savunmasının alınmış olmasının yanı sıra bozma ilamının lehine olması nedeniyle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun’un 326/2. maddesi gereğince gıyabında dahi hüküm verilebileceğinin anlaşılması hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanığın savunma hakkının kısıtlanmasından söz edilemeyeceğinden, bu hususa ilişkin bozma isteyen tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanığın sabıka kaydı okunup diyecekleri sorulmadan ya da ek savunma hakkı tanınmadan iddianamede yer almayan TCK’nın 58. maddesinin uygulanması suretiyle CMK’nın 226. maddesine aykırı davranılması,
    2- Hükümden sonra 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"u ile Bazı Kanunlar"da
    Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri düzenlenmiş ve sanığın tekerrüre esas alınan Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/666 E 898 K sayılı ilamına konu hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun uzlaşma kapsamında bulunması karşısında, öncelikle tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 20/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi