15. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/2831 Karar No: 2018/4737 Karar Tarihi: 28.11.2019
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/2831 Esas 2018/4737 Karar Sayılı İlamı
15. Hukuk Dairesi 2018/2831 E. , 2018/4737 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tük. Mah. Sıf.)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Davada eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu iddiasına dayanılarak iş bedeli alacağının tahsiline ilişkin alacak davası olup, davalı akdi ilişkinin varlığını inkâr etmiş, bozma doğrultusunda Tüketici Mahkemesi sıfatıyla mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, akdi ilişkinin varlığı kanıtlanamadığından davalının husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 7. maddesi "Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret" başlığını taşımakta; maddenin 2. fıkrasında ise "davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur" düzenlemesi bulunmaktadır. Şu hale göre tarifenin açıklanan 7/2. maddesi hükmü gereğince; konusu para veya para ile değerlendirilmesi mümkün bulunan bir şey olan davanın dava şartlarından birinin bulunmaması (noksan olması) nedeniyle usulden reddine ilişkin kararda, vekâlet ücreti nispi tarifeye göre takdir edilir; ancak, bu nispi vekâlet ücretinin miktarı, maktu vekâlet ücretini geçemez. Bu nispi oran karar tarihindeki tüketici mahkemesi için 990,00 TL"dir. Mahkemece davalı vekili lehine 1.980,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz istemi kabul edilerek 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz istemlerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 5. bendinde yer alan "Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre 1.980,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine." cümlesindeki "1.980,00 TL"nin" karar metninden çıkartılarak yerine "990,00 TL" olarak yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 28.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.