3. Hukuk Dairesi 2017/7449 E. , 2019/3700 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kiracının temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verildiğini, tahliye davasında hükmedilen yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin başlatılan icra takibi dosyasında tehiri icra kararı için 3 aylık kira parasının teminat olarak yatırıldığını, tahliye davasının kesinleşerek sonuçlanmasına değin davalı kiracının 4 ay daha taşınmazı kullanmaya devam ettiğini, 4 aylık kira parasına tekabül eden 10.865,32 TL"den icra dosyasında "borçluya iade edilecek miktar" açıklaması ile gösterilen 3.021,00 TL çıkarıldığında, davalının 01/11/2014-28/05/2015 tarihleri arası toplam 7.844,32 TL ödemesinin gerekeceğini iddia ederek bu meblağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, tüm kira borçlarının ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 7.572,70 TL alacağın 28/05/2015 tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; Hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Taraflar arasında 01/11/2013 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu kira sözleşmesi gereğince 01/11/2014 tarihinde başlayacak olan 2. yıl kira dönemine ait kira bedelinin ilk taksidinin 15/11/2014 tarihinde ödenmesi gerekecektir. Davalının 01/11/2014 tarihinden 28/05/2015 tahliye tarihine kadar 207 günlük kira bedelini ödemesi gerekeceği yönündeki kabul doğru olmakla birlikte uyuşmazlık, 207 günlük kira bedeli olan 18.742,70 TL nin ödenip ödenmediği, ödenmiş ise ne kadarının ödendiği noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasında devam etmekte olan itirazın iptali dava dosyasında 15/11/2014 tarihinde ödenmesi gereken borçtan 6.300 TLnin halen ödenmediğinin bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalı tarafından 2. yıl kira dönemi borcuna mahsuben 22/12/2014 ve 29/12/2014 tarihlerinde toplam 1.849 TL ödendiği, yine aynı sözleşmeden doğan konusu vekalet ücreti ve yargılama gideri olan icra takip dosyasına davalının 3 aylık kira bedeli olarak 7.440 TL yatırmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu hali ile toplam borçtan yatırılan meblağlar ile itirazın iptali davasında bilirkişi tarafından tespit edilen borç miktarları düşüldüğü takdirde davalının bakiye 3.153,70 TL borcun kalmış olduğu, ancak teminat yatırılan icra takip dosyasında yapılan son hesaplama dikkate alındığında borçlu olan davalıya 3.021 TL iade edileceğinden, iade edilecek olan bu meblağın 3.153,70 TL ile toplamı neticesinde davalı kiracının davacıya sonuçta 6.174,70 TL borcunun olduğu anlaşılmaktadır. Bu duruma göre, Mahkemece 6.174,70 TL alacağın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, davalının 1.398 TL fazla ödemesine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 24/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.