Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/700
Karar No: 2021/3003
Karar Tarihi: 22.04.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/700 Esas 2021/3003 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, borçlu davalıdan alacaklı olduğunu ve birçok taşınmazın kayıtlı olduğunu belirterek, ortaklığın giderilmesi talebiyle dava açmıştır. Ancak bazı davalılara tebligat yapılamamış ve tapu kayıtlarında baba ismi yazmayan maliklerin baba isimlerinin eklenmesi, ismi yanlış yazılanların isimlerindeki yanlışlığın düzeltilmesi için ilgili tapu müdürlüğüne başvurulması istenmiştir. Davacı vekilinin bu işlemleri gerçekleştirmemesi nedeniyle dava reddedilmiştir. Ancak Yargıtay, mahkemenin tarafların ve tapu kayıtlarının araştırılması yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
İcra ve İflas Kanunu'nun 121. maddesi uyarınca borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davasının tüm ortaklara karşı açılması gerektiği, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca tüm paydaşların davada yer alması zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemelerin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde tarafların beyanlarını dikkate alarak gerekli açıklamaları yaptırarak belirsizlikleri gidermeleri gerektiği vurgulanmıştır.
14. Hukuk Dairesi         2018/700 E.  ,  2021/3003 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.10.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekilinin davalılardan ...’tan alacaklı olduğunu, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 33 ada 1 parsel, 83 ada 2 parsel, 35 ada 2 parsel, 83 ada 3 parsel, 22 ada 13 parsel, 101 ada 920 parsel, 101 ada 921 parsel, 101 ada 2597 parsel, 101 ada 2598 parsel, 101 ada 2599 parsel, 101 ada 2600 parsel, 101 ada 3093 parsel, 101 ada 3094 parsel, 101 ada 3103 parsel, 101 ada 3064 parsel, 101 ada 3065 parsel, 101 ada 3078 parsel, 101 ada 3079 parsel, 101 ada 3086 parsel sayılı taşınmazların tapuda borçlu davalı adına iştirak halinde mülkiyet şeklinde kayıtlı olduğunu ileri sürerek müvekkilinin alacağının tahsili gerektiğinden anılan taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, kendisine tebligat yapılamayan bir kısım davalı ve dahili davalıların tebligata yarar açık adreslerini iki hafta kesin süre içinde bildirmesi, ayrıca dava konusu taşınmazlardan tapu kayıtlarında baba ismi yazmayan maliklerin baba isimlerinin eklenmesi ve ismi yanlış yazılmış olan maliklerin isimlerindeki yanlışlığın giderilmesi için ilgili tapu müdürlüğüne başvurması, yine ölü kayıt maliki ..."nın veraset ilamında adının ... olarak yazılı olması nedeniyle bu hatanın giderilmesi için ihtarlı tebligat ile davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verildiği, davacı vekilinin verilen ihtarlı kesin sürelere rağmen ara kararını yerine getirmeyerek davayı sürüncemede bıraktığı, kesin mehle uymadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davanın ise tüm ortaklara karşı açılması gerekir. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 33. maddesinde “hakim, Türk hukukunu resen uygular.” ve aynı Kanunun 31. maddesinde “hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir” düzenlemeleri yer almaktadır.
    Buna göre hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde maddi ve hukuki açıdan belirsiz görülen hususların, taraflara gerekli açıklamalar yaptırılarak, gösterecekleri deliller toplanarak açıklığa kavuşturulması gerekir.
    Somut olaya gelince, ortaklığın giderilmesi davalarında davacı dava konusu taşınmazların paydaşlarını her zaman bilmek ve tanımak zorunda olmadığından dava dilekçesinde bilebildiği bilgiler ve tapu kayıtlarını esas alarak tarafları göstermek dışında bir yükümlülüğe zorlanamaz. Mahkemece, taraflar ve re’sen taraf teşkilini sağlamaya yönelik her türlü araştırma yapılarak usul ekonomisi hükümleri de dikkate alınarak yargılama en seri şekilde sonuçlandırılmak zorundadır.
    Mahkemece, hangi kayıt maliklerinin baba isminin tapu kayıtlarında olmadığı ve olmamasının ne şekilde eksiklik olduğu izah edilmeden soyut baba ismi yazmayan kayıt maliklerinin baba isimlerinin eklenmesi, ismi yanlış yazılanların isimlerindeki yanlışlığın düzeltilmesi amacıyla verilen kesin süreye ilişkin davacı vekiline tebliğ edilen tebligata istinaden davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, davacı vekilinin anılan ihtarlı tebligatta adı geçen davalıların adreslerini dava dosyasına bildirdiği ve yine ölü kayıt maliki ...’nın mirasçılık belgesinde yer alan kimlik numarası ile tapu kaydında yer alan kimlik numarası birbiriyle örtüştüğü gözönünde bulundurulduğunda mahkemece davacı vekilinin verilen kesin sürede işlem yapmaması nedeniyle davanın reddine yönelik hüküm kurulması doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın yatıran taraflara iadesine, 22.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi