Tehdit - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/577 Esas 2016/3078 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/577
Karar No: 2016/3078
Karar Tarihi: 22.02.2016

Tehdit - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/577 Esas 2016/3078 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin evine doğru tehdit kastıyla tüfekle ateş ederek pencere camlarını kırdığı ve zarar verdiği eylemler nedeniyle sanıklar hakkında tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve mala zarar verme suçlarından verilen beraat hükümlerinin ve sanık hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan verilen mahkumiyet ve mala zarar verme suçundan verilen ceza hükümlerinin temyiz davasında incelendiğini belirtmektedir. Mahkeme, sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının, hukuki anlamda tek fiil olduğu ve tek fiille hem silahlı tehdit hem de genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarının oluştuğu gözetilerek, daha ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırılmak yerine başka bir suçtan mahkumiyet kararı verildiğini belirtmektedir. Ayrıca sanığın mala zarar verme suçundan ayrı ceza tayini gerekirken, yasal olmayan gerekçeyle ceza verilmesine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtmektedir. Sonuç olarak, mahkumiyet hükümlerinin bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:a) TCK'nın 44. maddesi - Tek fiilde birden fazla suçun oluşması durumu
b) TCK'nın 106/2-a maddesi - Silahlı tehdit suçu
c) TCK'nın
4. Ceza Dairesi         2016/577 E.  ,  2016/3078 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    A-Sanıklar ... ve ... hakkında tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve mala zarar verme suçlarından verilen beraat hükümleri yönünden;
    Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan mahkumiyet ve mala zarar verme suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hükme yönelik temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 06.07.2010 tarih ve 8-51/162 sayılı kararında belirtildiği üzere; sanığın, husumetli olduğu katılanın evine doğru tehdit kastıyla tüfekle bir kaç el ateş etmesi sonucu pencere camlarını kırdığı şeklinde gerçekleşen eyleminin, hukuki anlamda tek fiil olduğu ve tek fiil ile hem silahlı tehdit hem de genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarının oluştuğu gözetilerek, TCK"nın 44. maddesi gereğince daha ağır cezayı gerektiren TCK"nın 106/2-a maddesinde tanımlanan silahlı tehdit suçundan cezalandırılması yerine, aynı Kanunun 170/1-c maddesinde tanımlanan suçtan mahkumiyet kararı verilmesi,
    2-Sanığın, katılanın evine tüfekle ateş etmesi sonucu, pencere camlarına da tehdit amacıyla zarar vermesi biçiminde gerçekleştirdiği anlaşılan eyleminde, TCK"nın 44. maddesinin istisnasını oluşturan 106/3. maddesi uyarınca mala zarar verme suçundan ayrı ceza tayini gerekirken, TCK"nın 44. maddesindeki fikri içtima koşullarının oluştuğundan bahisle mala zarar verme suçundan mahkumiyeti yerine, yasal olmayan gerekçeyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve katılan ... vekili ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.