15. Hukuk Dairesi 2018/3978 E. , 2018/4724 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıp giderim bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın 18.763,20 TL üzerinden kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı, taraflar arasında 20.07.2012 tarihli adi yazılı daire satım sözleşmesi ile daire satıldığını, sözleşme bedelinin bir kısmının davalı tarafından kapı yapılarak ödeneceğini ancak kapıların ayıplı olduğu gibi zamanında teslim edilmediğini, zararın belirlenmesi için ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2013/102 D. iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, kusurlu işlerin düzeltilebilmesi için 18.360,00 TL masraf gerekeceğine dair rapor verildiği iddia ederek eksik ve ayıplı ifa nedeniyle 18.360,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiş, davalı ise; kapıların davalı tarafından üretilmediği bu nedenle imalât hatasından dolayı sorumlu olmayacağı, yazılı sözleşmede kapıların kalitesinin belirtilmediğini, şifahen kapıların kalitesiz ve ucuz olmasının istenildiğini, işçilik ve montaj dahil olmak üzere kapıların tanesinin 220,00 TL olduğu düşünüldüğünde kapıların kalitesiz olmasının normal olduğunu, delil tespitinin sözleşme konusu kapılar üzerinde değil başkaca kapılar üzerinde yapıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında eser sözleşmesi kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık ayıp giderimin gerekip gerekmediği ve bedelinde toplanmaktadır. Mahkemece 11.07.2014
tarihinde yapılan keşif sonrasında mimar bilirkişi tarafından hazırlanan 05.06.2015 tarihli ek raporda ayıp giderim bedeli Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2013 yılı inşaat ve tesisat birim fiyatlarındaki ahşap kapı ve kasa imalâtlarındaki poz tarifleri baz alınarak hesaplanmış ise de, taraflar arasındaki sözleşmede Çevre ve Şehircilik Bakanlığı birim fiyatlarının uygulanacağına dair hüküm bulunmamaktadır, bu durumda ayıbın giderilme bedelinin 2013 yılı mahalli serbest piyasa rayici ile KDV ilave edilmeksizin hesaplanması zorunlu olduğu gibi yapılacak hesaplamada kapıların kalitesininde sözleşmede taahhüt edilen kapıların kalitesi ile uyumlu olması gerekir. Ayrıca 6100 sayılı HMK"nın 26. maddesinde hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. "Taleple bağlılık ilkesi" emredici nitelikte olduğundan görevi gereği mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay"ca kendiliğinden göz önünde tutulur. Bu nedenle dava dilekçesinde 18.360,00 TL ayıp giderim bedelini istenilmesine rağmen talep aşılarak 18.763,20 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi de doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.