Esas No: 2018/3172
Karar No: 2021/4985
Karar Tarihi: 01.11.2021
Danıştay 9. Daire 2018/3172 Esas 2021/4985 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2018/3172
Karar No : 2021/4985
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : 1- …
2-… İnşaat Hafriyat Nakl.Tur.İth.İh.San. ve Tic.Ltd.Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nce ihale edilen ve uhdelerinden kalan … ihale kayıt numaralı "Mersin-Mut Dereyurt Göleti ve Sulaması İnşaatı" ihalesinin, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı gereğince Kamu İhale Kurulu'nun 18/02/2015 tarih ve 2015/MK-63 sayılı kararı ile iptal edildiğinden bahisle, ihale kararı ve sözleşme nedeniyle ödenen damga vergisinin ve noter harcının iadesi talebiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddi işleminin iptali ve söz konusu tutarın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; davacılar ile imzalanan sözleşmenin, davacıların iradesi dışında ve davacılara herhangi bir kusur atfedilmeksizin, Kamu İhale Kurumu'nun kararı uyarınca feshedildiği anlaşıldığından, ihale uhdesinde kalan davacılar ile ihale makamı arasında imzalanan sözleşmenin tekemmül ettiğinden söz etme imkanı bulunmadığından, gerek damga vergisi yönünden, gerek noter harcı yönünden vergiyi doğuran olayın gerçekleşmediği, bu durumun 213 sayılı Kanunu'nun 118. maddesinde yer alan vergilendirme hatası kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı; faiz istemi yönünde de vergi idaresi ile davacı arasındaki ilişkinin bir borç ilişkisine dönüştüğü, dolayısıyla, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre faiz ödenmesi gerektiğinden davacı şirketin faiz isteminin fazlaya ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine; dava konusu işlemin iptaline, ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte iadesine fazlaya ilişkin faiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu olayda vergi hatası bulunmayıp, hukuki yorum gerektiren konu hakkında 213 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanamaycağı, damga vergisinde vergiyi doğuran olayın, kağıtların düzenlenerek hukuken tekemmül etmesi olduğu, imzalanmak suretiyle hukuken tekemmül eden ve verginin konusuna giren bir kağıdın hükmünden istifade edilmemiş olması veya kısmen istifade edilmiş olmasının, o kağıdın bir hususu ispat ve belli edebilecek belge olma vasfını ortadan kaldırmayacağı gibi kağıt tekemmül ettikten sonra kağıda konu muamelelerin feshedilmiş olmasının vergilendirmeyi etkilemeyeceği; diğer taraftan, yargı kararlarına göre iadesi gereken damga vergisine ilişkin tutarlar için idare tarafından faiz ödenmesini gerektirecek bir kanun hükmü bulunmadığı, idarenin haksız, yersiz veya fazladan tahsil ettiği bir vergi tutarı bulunmadığı gibi, haksız olarak tasarrufunda bulundurması da söz konusu olmadığından idarenin faiz ödeme yükü altına sokulmasının kabulünün mümkün olmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ: Davacılar tarafından ihale kararı üzerine imzalanan sözleşmenin, yargı kararı ile iptal edilen ihale nedeniyle idarece tek taraflı feshedildiği, feshedildiği tarihten itibaren ihale konusu işe ilişkin olarak hükmünden yararlanılmaya devam etme vasfını yitirdiği ve ihale konusu iş açısından feshedildiği tarihten itibaren damga vergisi konusu olmaktan çıktığı anlaşıldığından, sözleşmenin feshedildiği tarihten sonrası hükmünden yararlanılmayan kısmına tekabül eden sözleşme damga vergisinin vergilendirme hatası kapsamında iadesi gerekirken; sözleşmenin feshedildiği tarihten öncesine, diğer bir deyişle sözleşmenin devam ettiği, tarafların yükümlülüklerinin geçerli olduğu ve davacı tarafından, sözleşme içeriği yükümlülükleri yerine getirmek ve karşılığında hakedişler almak suretiyle sözleşmenin hükmünden yararlanıldığı kısmına isabet eden damga vergisinin ile bu kapsamda, sözleşmenin feshedildiği tarihten önce, yani hükmünden yararlanıldığı süreçte gerçekleştirilen noter işlemleri nedeniyle tahsil edilen noter harcının iadesi mümkün olmadığından, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulü ile Bölge İdare Mahkemesinin sözleşmeden doğan damga vergisinin, sözleşmenin feshedildiği tarihten öncesine, diğer bir deyişle sözleşmenin uygulandığı döneme tekabül eden kısmı ile noter harcına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY: Davacılar tarafından, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nce ihale edilen ve uhdelerinden kalan … ihale kayıt numaralı "Mersin-Mut Dereyurt Göleti ve Sulaması İnşaatı" ihalesinin, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı gereğince Kamu İhale Kurulu'nun 18/02/2015 tarih ve 2015/MK-63 sayılı kararı ile iptal edildiğinden bahisle, ihale kararı ve sözleşme nedeniyle ödenen damga vergisinin ve noter harcının iadesi talebiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddi işleminin iptali ve söz konusu tutarın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faiziyle birlikte iadesi istenilmektedir
İLGİLİ MEVZUAT: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 19. maddesinin 1. fıkrasında, vergi alacağının, vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğacağı; 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin 2. fıkrasında, bu Kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeleri ifade edeceği; aynı Kanun'un 3. maddesinin birinci fıkrasında ise, damga vergisinin mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu kurallarına yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 122. maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124. maddesinde de, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların, şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri açıklanmıştır. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi vergi dairelerinden istenebilecek vergi hatasının tanımı ise aynı Kanun'un 116. maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak yapılmış, 117. maddesinde, hesap hataları olarak; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer olması; 118. maddesinde de, vergilendirme hataları olarak; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hatalar gösterilmiş bulunmaktadır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin 1. fıkrasında, anılan Kanuna ekli (I) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu, söz konusu tablonun 1. bölümünde de mukavelenameler, taahhütnameler ve temliknamelerden belli bir parayı ihtiva edenlerin nispi damga vergisine tabi tutulacağı; 4. maddesinde, bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı verginin bulunacağı, kağıtların mahiyetlerinin tayininde, şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına, belirtilmemiş olanlarda üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı, mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergi alınacağı, aynı Kanunun 10'uncu maddesinde de, damga vergisinin nispi veya maktu olarak alınacağı, nispi vergide, kağıtların nevi ve mahiyetlerine göre bu kağıtlarda yazılı paranın; maktu vergide, kağıtların mahiyetlerinin esas alınacağı, belli para teriminin kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade edeceği belirtilmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 38. maddesinin 1. fıkrasında, noter işlemlerinden bu Kanun'a bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harçlarına tabi olduğu, 41. maddesinde, noter harçlarının (2) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer veya ağırlık ölçüsüne göre nispi, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağı hüküm altına alınmış; ekli (2) sayılı Tarifenin "I- Değer veya ağırlık üzerinden alınan nispi harçlar" başlıklı bölümünün 1. maddesinde, sözleşmeler, noter harcına tabi kağıtlar arasında gösterilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, dava konusu düzeltme şikayet başvurusunun reddi işleminin ihale kararı damga vergisine ilişkin kısmının iptali ve faiziyle birlikte iadesi ile sözleşmenin hükmünden yararlanılmayan döneme tekabül eden kısmının iptali ve faiziyle birlikte iadesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, davalı idarece ileri sürülen temyiz nedenleri kararın belirtilen hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, dava konusu düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemin sözleşme damga vergisinin hükmünden yararlanılan kısmı ile noter harcına ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
Uyuşmazlıkta; sözleşme damga vergisini doğuran olay, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile davacılar arasında 16/10/2014 tarihli sözleşmenin imzalanmasıdır. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı gereğince Kamu İhale Kurulu'nun 18/02/2015 tarih ve 2015/MK-63 sayılı kararı ile ihalenin iptal edilmesi üzerine, sözleşme kapsamında yürütülen işin 07/04/2015 tarihi itibariyle sonlandırılarak tasfiye edilmesi nedeniyle, sözleşme imzalanarak "damga vergisini doğuran olayın gerçekleştiği" tarihten sonra sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle oluşan yeni hukuki durumun 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun düzeltme-şikayet hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
Davacılar tarafından ihale kararı üzerine imzalanan sözleşmenin; yargı kararı ile iptal edilen ihale nedeniyle idarece tek taraflı feshedildiği, feshedildiği tarihten itibaren ihale konusu işe ilişkin olarak hükmünden yararlanılmaya devam etme vasfını yitirdiği ve ihale konusu iş açısından feshedildiği tarihten itibaren damga vergisi konusu olmaktan çıktığı anlaşıldığından, sözleşmenin feshedildiği tarihten sonrasına diğer bir deyişle sözleşmenin hükmünden yararlanılmayan kısmına tekabül eden sözleşme damga vergisinin vergilendirme hatası kapsamında iadesi gerekmekte olup, sözleşmenin feshedildiği tarihten önceki hükmünden yararlanılan döneme isabet eden damga vergisinin ise, bu süreçte sözleşmenin devam ettiği, bir hakkın temini, bir hususun ispatı ve dolayısıyla düzenlenme amacı çerçevesinde ya da bu amaçla ilgili bir ihtilafa bağlı olarak sonuç alınmasını teminen ibraz edilebilecek bir belge niteliği taşıdığı ve tarafların yükümlülüklerinin geçerli olduğu, davacı tarafından sözleşme içeriği yükümlülükleri yerine getirmek, karşılığında hakedişler almak vb. suretiyle sözleşmenin hükmünden yararlanıldığı dikkate alındığında vergilendirme hatası kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Diğer taraftan, 492 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen düzenlemeleri uyarınca, noter harcının yapılan işlem veya hizmet karşılığında tahsil edilen bir bedel olduğu ve uyuşmazlığa konu noter harcının da gerçekleştirilen noter işlemleri nedeniyle tahsil edildiği dikkate alındığında, verilen bir hizmet karşılığı tahsil edilen noter harcının da iadesi mümkün değildir.
Bu durumda; davacı tarafından, idarece tek taraflı olarak, yargı kararı üzerine iptal edilen ihale kararı ve feshedilen sözleşme nedeniyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemin, sözleşmenin hükmünden yararlanılan döneme isabet eden damga vergisine ve noter harcına ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmadığından, davayı bu kısım yönünden kabul eden Vergi Mahkemesi kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine;
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının; ihale kararı damga vergisine ilişkin hüküm fıkrası ile, sözleşme damga vergisinin sözleşmenin hükmünden yararlanılmayan döneme tekabül eden kısmının ONANMASINA, sözleşme damga vergisinin, sözleşmenin hükmünden yararlanılan döneme tekabül eden kısmı ile noter harcına ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Bozulan kısımlar yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 01/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.