13. Hukuk Dairesi 2016/22657 E. , 2018/5565 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, davalıdan 20.2.2013 tarihli sözleşme ile 42 nolu daireyi satın aldıklarını, evin teslim alınabilmesi için % 18 KDV tutarının ödenmesi talep edilince ihtirazı kayıtla 19.11.2013 tarihinde 36.284 TL. KDV bedelini yatırdıklarını oysa dairenin 150 metrekareden az olduğundan % 1 KDV ye tabi olup 2.015 TL KDV yatırılması gerektiğini ileri sürerek fazladan tahsil edilen 34.268 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, fazladan tahsil edilen KDV tutarının iadesi isteği ile eldeki davayı açmışlardır. Bozma öncesi mahkemece, davalı tarafından 37.021,00 TL ödeme yapıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın temyizi üzerine Dairemizin 11.6.2015 tarih, 2015/12173 esas 2015/19283 karar sayılı ilamı ile;’’...davalı, dava tarihinden sonraki tarihi içeren, 18.11.2014 tarihli, 37.021,00 TL bedelli KDV iadesi açıklamasını içeren dekontu yargılamada ibraz etmiştir. Mahkemece fazladan alınan KDV’nin iade edildiği gerekçesi ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. Ancak davacının dava açmasında haklı nedeni bulunup dava tarihinden sonra iade gerçekleştiğinden, davacıların davalıdan dava tarihinden iade tarihi olan 18.11.2014 tarihine kadar işleyecek yasal faizini talebe hakkı vardır. Bu nedenle faiz isteğinin kısmen kabulune karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.’’ gerekçesiyle kararının bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamı sonrası mahkemece, davacının 34.268,86 TL KDV farkı alacağı, 2.638,70 TL iade tarihine kadar işlemiş faizi olmak üzere toplam 36.907,56 TL olduğu, yapılan ödemenin ise 37.021,78 TL olduğu dikkate alındığında davacının davalıdan alacağı olmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; davacılar, yargılama devam ederken 21.3.2014 tarihinde % 18 KDV oranına göre 1.125,63 TL ve 22.7.2014 tarihinde 1.785,84 TL 6 ay dönemsel fiyat artışı nedeniyle ödeme yapıldığı ileri sürmüş, mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılmadan karar verilmiştir. O halde, mahkemece, bozma ilamında belirtilen gerekçe kapsamında davacılar tarafından yapılan bu ödemeler dikkate alınarak inceleme yapıldıktan sonra hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.