Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/21522 Esas 2017/6363 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21522
Karar No: 2017/6363
Karar Tarihi: 27.04.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/21522 Esas 2017/6363 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2016/21522 E.  ,  2017/6363 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Şikayet


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Borçlu vekili müvekkili hakkında başlatılan ilamlı takipte, alacak kalemlerinin brüt miktardan nete çevrilerek takibe konulması ve faizin de net miktar üzerinden hesaplanması gerektiğini açıklayarak icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    HGK"nun 20.09.2006 tarih, 12-594/534 sayılı kararında da vurgulandığı üzere Mahkemece taraflara süre verilerek, bildirdikleri bankalardan, kıdem tazminatı alacağı için hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması ve hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması gerekir.
    Somut olayda; Mahkemenin gerekçesinde belirttiğinin aksine taraflara banka ismi bildirmeleri için süre verilmediği gibi dosya kapsamından da taraflarca banka ismi bildirilmediği anlaşılmaktadır. Hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda ise hesaplamanın hangi bankanın faiz oranları esas alınarak yapıldığı belli değildir.
    O halde mahkemece yukarıda bildirilen ilkeler ışığında, taraflara banka ismi bildirmeleri için süre verilmesi, her iki tarafın da bildirdiği tüm bankalardan faiz oranları getirtilerek yeniden bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken denetime elverişli olmayan ve açıklanan ilkeyi yansıtmayan bilirkişi raporuna dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
    SONUÇ:Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle, İİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. Maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının iadesine, 27.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.