19. Hukuk Dairesi 2018/2595 E. , 2020/40 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı, davalılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vek. Av. ... ile davalılardan ... ve ... Taşıt San. ve Tic. Ltd. Şti. vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, davacılar ... ve ..."in sahibi oldukları Alman tabiyetindeki ...GMBH şirketinin Türkiye"de uçak ikmal tankerleri yedek parçaları satış işleri yaptığını, müvekkillerinin Türkiye"deki faaliyetlerini davalı ... ve ..."in büyük hissedarı ve müdürü olduğu davalı şirketler aracılığı ile yürüttüğünü, taraflar arasında 1992"de başlayan ilişkide davalılara gönderilen yedek parçaların önemli bir kısmının bedellerinin geri ödenmediğini, davalıların talebi ile davacılar tarafından gönderilen paraların iade edilmediğini, Nisan 1998"de toplam borcun 400,000 DM olduğu konusunda mutabakata varıldığını ancak borç ödenmediği için tarafların tekrar bir araya gelerek 18.10.2005 tarihli sözleşmeyi yaptığını, bu sözleşmeyle 400.000 DM (=204.516,75 Euro) olan bu borcun ödeme miktar ve tarihleri ile uygulanacak gecikme faizinin yeniden belirlendiğini ileri sürerek davalıların ödemek zorunda oldukları asıl borç ile gecikme faizlerinin şimdilik 10.000 TL olduğunun ve bu borcun ödenme tarih ve miktarlarının tespitine, tespit edilen borcun ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili yargılama sırasında taleplerini ıslah ederek asıl borcun 404.588,13 TL gecikme faizi (bileşik faizli) miktarının 90.676,13 TL, temerrüt faizi miktarının 142.331,30 TL olduğunu belirtmiştir.
Davalı şirketlerin müdürü sıfatı ile kendi adına cevap veren ..., iddiaya konu 18.10.2005 tarihli sözleşmeyi takiben aynı gün içerisinde bir kısım tahsilatlar ve ek sözleşme yapıldığını, 18.10.2005 tarihli sözleşmenin manevi baskı altında imzalandığını, aynı gün yapılan ek sözleşme ile borcun 130,000 Euro olduğuna karar verildiğini ve elden 90,000 Euro ödenerek kalan 40,000 Euro"nun ise yıllık %5 faiziyle 30.12.2008 tarihine kadar ödenmesi yönünde anlaşmaya varıldığını ve 30.12.2008 tarihinde de kalan 40.000 Euro borcun faiziyle birlikte 46.396 Euro"nun davacı ..."e ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacılar ... ve ... yönünden davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine, davacı şirketin açtığı davanın kısmen kabulüne, 130,000 Euro"nun TL karşılığı olan 245.629,00 TL"nin davalılardan tahsili ile davacı şirkete verilmesine, sözleşme gereğince muaccel olmayan bakiye alacak, faiz isteminin reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/7828 esas, 2014/5662 karar sayılı 24.03.2014 tarihli ilamı ile "1) Davacılar 18.10.2005 tarihli sözleşmeye dayalı olarak, alacak talebinde bulunmuştur. Anılan sözleşmede imzaları bulunan ..., ..., ...GMBH"nin aktif dava ehliyeti bulunduğu halde aksine düşüncelerle ... ve ..."in açmış olduğu davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddinde isabet bulunmamaktadır. 2) Savunmaya konu aynı gün imzalanan ek anlaşmadaki imzanın ..."e ait olup olmadığının saptanması için, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/74077 sayılı dosyasında grafoloji ve sahtecilik uzmanı ...dan alınan 09.09.2009 tarihli raporda, belgedeki imzanın ... elinden çıkmayıp, adı geçenin örnek modeline benzetilme gayretiyle takliden atıldığı bildirilmiş, Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/1107 E. sayılı dosyasında alınan 20.05.2010 tarihli Jandarma Genel Komutanlığı bilirkişi kurulu uzmanlık raporunda, imzanın ... eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmiş, yine aynı ceza dosyasında alınan 30.11.2010 tarihli Adli Tıp Raporunda ise “...tanı unsuru içermeyen, karalama tarzında çizgilerden ibaret basit tersimli olması nedeniyle ... eli ürünü olup olmadığı tespit edilemediği” bildirilmiştir.Mahkemece alınan bilirkişi Dr. Yasin Ataç"ın 04.07.2011 tarihli raporunda ise, belgedeki imzanın ..."in eli ürünü olmayıp adı geçenin hakiki imzalarının model alınması suretiyle adına sahte olarak atıldığı kanaatine varılmıştır. Davalı tarafın özel başvurusu ile Ulusal Krımınal Büro"dan alınan 28.01.2010 tarihli raporda incelenen emsal belgeler detayları ile belirtilmemiş sonuç olarak imzanın ..."e ait olduğu belirtilmiştir. Davalı tarafın yine aynı bürodan aldığı 22.10.2012 tarihli raporda da imzanın kuvvetle muhtemel ..."in eli ürünü olduğu belirtilmiş ancak rapor içeriğinden 18.10.2005 tanzimli ek anlaşma belge fotokopisi üzerinde inceleme yapıldığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece yapılması gereken iş, yukarıda açıklanan raporlar arasındaki çelişki gözetilerek Güzel Sanatlar Fakültelerinden seçilerek oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden incelenmesi gereken belgenin ve emsal belgelerin aslı üzerlerinde inceleme yapılıp rapor alınarak sonuca göre bir karar vermekten ibaret olmalıdır." gerekçeleriyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 18/10/2005 tarihli ek sözleşmede Hans Schneıder atılı imzanın Hans Schneıder eli ürünü olduğu, ek sözleşme içeriğine göre taraflar arasında 18/10/2005 tarihli ilk sözleşmenin imzalandığı, ilk anlaşmada belirtilen 400.000 DM tutarındaki kredinin ..."in isteği üzerine yeniden gözden geçirildiği, ..."in peşin ödemesinden sonra ek bir protokolün imzalandığı, iş bu anlaşmaya göre davalı ..."in 18/10/2005 tarihi itibari ile borcunun 130.000 Euro olduğu, ..."in Hans Schneıder"e 90.000 Euro peşin ödeme yaptığı, kalan 40.000 Euro tutarındaki borcun yıllık % 5 oranında faizlendirileceği, Makine İkmal Ofisi ve ... Taşıt San. Tic. Ltd. Şti."nden ..."in kalan 40.000 Euro tutarındaki meblağ 30 Aralık 2008 "e kadar ödemeyi kabul ettiği, davalı yanın davacının iddia ettiği 18/10/2005 tarihli ilk sözleşmenin aynı tarihli ek sözleşme ile tadil edildiği ek sözleşme ile 40.000 Euronun 30 Aralık 2008"e kadar ödenmesinin kararlaştırıldığı, 28/11/2008 dava tarihi itibari ile ek sözleşmede ödenmesi kararlaştırılan alacağın muaccel olmadığı gerekçesiyle (Yargıtay ilamında kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla) davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine açılan dava hakkında mahkemece verilen 2008/668 esas, 2013/15 karar sayılı 21.01.2013 tarihli karar ile davacı şirketin açtığı davanın kısmen kabulüne, 130,000 Euro"nun TL karşılığı olan 245.629,00 TL"nin davalılardan tahsili ile davacı şirkete verilmesine karar verilmiş, davalı Makine İkmal Ofisi Yedek Parça San. Tic. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmediği için bu davalı yönünden kesinleşmiştir. Bu kararın davacı vekili ile davalılardan ... ve ... Taşıt San. Tic. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/7828 esas, 2014/5662 karar sayılı 24.03.2014 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş ve yapılan tahkikat sonunda (Yargıtay ilamında kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla) davanın reddine karar verilmiş ise de bu şekilde karar verilmesi doğru olmamış, buna bağlı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden de yanlış karar verilmiştir. Mahkemece 130,000 Euro"nun TL karşılığı olan 245.629,00 TL"nin davalı Makine İkmal Ofisi Yedek Parça San. Tic. Ltd. Şti. "den tahsiline, diğer davalılar yönünden davanın reddine ilişkin ayrı hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3- Davalılar ... ve ... Taşıt San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz talebine gelince, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle mahkeme tarafından dava tarihi itibariyle muaccel olmadığı için reddedilen 40.000 Euro alacağın dava devam ederken davacı ... Schneıder"a ödendiği hususunun bu davacının 09.06.2009 tarihli celsede tercüman aracılığıyla alınan beyanından anlaşılıyor ise de davanın red sebebi dikkate alındığında bu ayrıntının gerekçede yer almamasının bir eksiklik olmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine,
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılar ... ve ... Taşıt San. Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 23.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.