Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2016/2293
Karar No: 2018/239
Karar Tarihi: 21.02.2018

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2016/2293 Esas 2018/239 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti ve işe iade talebine ilişkin olduğu belirtiliyor. Yerel mahkeme, işe iade davasının bir aylık yasal süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar vermiştir. Özel Daire, önceki kararın onanması yönünde karar vermiş ancak davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebi üzerine tekrardan bozmuştur. Yerel mahkeme önceki kararda direnmiştir. Hukuk Genel Kurulu, iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğine ilişkin açılacak bir davada kesin karar verme amacıyla işçinin emek gelirinden olacak şekilde kısa sürede sonuçlandırılmasını istemiş ve bu nedenle de Yargıtay Özel Dairesi verilecek kararın kesinliği açısından önemlidir. Verilen kararda ise yerel mahkeme, Yargıtay Özel Daire bozma kararının kesin olduğunu kabul etmeyerek usul ve yasaya aykırı davranmıştır. İlgili kanun maddesi ise 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20'nci maddesidir. Bu maddeye göre iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğine ilişkin açılacak bir dava basit yargılama usulüne göre, kısa bir sürede sonuçlandırılmalıdır. Kararda bahsi geçen diğer kanun maddeleri ise 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 5, 15, 24, 34, 41 ve 53'üncü maddeleridir.
Hukuk Genel Kurulu         2016/2293 E.  ,  2018/239 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    Taraflar arasındaki " Tespit (İşe İade)" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 2. İş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 02.07.2015 gün ve 2014/884 E.- 2015/348 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 19.10.2015 gün ve 2015/24828 E.- 2015/29011 K. sayılı kararıyla onandığı, davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 08.03.2016 gün ve 2016/4579 E.-2016/6881 K. sayılı kararı ile bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü:
    Dava, iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti ve işe iade istemine ilişkindir.
    Yerel mahkeme, işe iade davasının bir aylık yasal süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar vermiştir.
    Hüküm, davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarı da başlık bölümünde belirtilen karar ile önce onanmış, davacı vekilinin onama kararı üzerine maddi hatanın düzeltilmesi talebinde bulunması karşısında bu kez Özel Dairece yukarıda esas ve karar numarası belirtilen karar ile bozulmuş, yerel mahkemece direnme kararı verilmiştir.
    Hükmü temyize davacı vekili getirmektedir.
    4857 sayılı yeni İş Kanunu"nun 20’nci maddesi:
    “İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. (...) taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede özel hakeme götürülür. Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Dava seri muhakeme usulüne göre iki ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi halinde, Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir. ”
    Hükmünü getirmiştir.
    Madde ile iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğine ilişkin açılacak bir davanın basit yargılama usulüne göre, kısa süre içerisinde sonuçlandırılması düşüncesi, işçinin emek gelirinden olanaklar ölçüsünde çok kısa bir süre yoksun kalması ilkesinden kaynaklanmış ve bu nedenle de Yargıtay Özel Dairesince verilecek kararın kesin olması amaçlanmıştır.


    Benzer nitelikteki düzenlemelere; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu 5, 15, 24, 34, 41 ve 53’üncü maddelerinde de yer verilirken iş hukukuna yön veren temel ilke ve düşüncelerden hareket edildiği, Hukuk Genel Kurulunun 13.03.1985 gün ve E:1984/9–834, K:1985/201 sayılı kararında da, benzer bir konunun ele alındığı görülmüş ve 2822 Sayılı Kanunun 15’inci maddesinde yer verilen “Yargıtay’ca... kesin karara bağlanır” hükmü ile yasa koyucunun, burada bozma kararına karşı direnme yolunu kapamayı amaçladığının vurgulandığına işaret edilmiştir.
    Açıklanan nedenlerle, "kesin karar verme" ifadesinden, Yargıtay Özel Daire kararının kesin olduğunun amaçlandığı, bu bakımdan Daire bozma kararının direnmeye konu edilemeyeceğini kabul etmek gerekir. Yasa koyucu burada açıkça, “Yargıtay’ca kesin olarak karara bağlanır” demek suretiyle, bozma kararına karşı direnme yolunu kapamış bulunmaktadır.
    Nitekim aynı ilke, Hukuk Genel Kurulunun 20.10.2004 gün ve 2004/9-510 E.-2004/557 K.; 08.12.2004 gün ve 2004/9-654 E.-2004/664 K.; 21.09.2005 gün ve 2005/9-474 E.-2005/510 K.; 23.11.2005 gün ve 2005/9-579 E.-2005/648 K.; 12.04.2006 gün ve 2006/9-211 E.-2006/195 K.; 18.10.2006 gün ve 2006/9-621 E.-2006/673 K.; 03.12.2008 gün ve 2008/9-716 E.-2008/726 K.; 27.01.2010 gün ve 2009/9-592 E.- 2010/35 K.; 24.02.2010 gün ve 2010/9-33 E.-2010/105 K.; 09.12.2015 gün ve 2015/22-920 E.- 2015/2898 K.; 09.12.2015 gün ve 2015/22-1856 E.- 2015/2923 K. sayılı kararlarında da benimsenmiştir.
    Hâl böyle olunca; yerel mahkemece, Yargıtay Özel Daire bozma kararının kesin olduğu ve direnme yolunun kapalı bulunduğu gözetilerek, Özel Daire bozma ilamına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Direnme kararı belirtilen bu değişik gerekçeyle bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen değişik gerekçe ve nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21.02.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi