21. Hukuk Dairesi 2016/16863 E. , 2018/3797 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ......Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, yaşlılık aylığının geç bağlanmasından dolayı ödenmeyen aylıkların tahsiline karar verilmesini istem...tir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar verm...tir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, ...in gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, yaşlılık aylığının davalı ...... tarafından ...... ay geç bağlandığını belirterek ...... aylık yaşlılık aylığı tutarı olan net 6.500,00 TL"nin davalı ......"dan tahsiline karar verilmesini istem...tir.
Mahkemece; davacının 01.12.2013 tarihi itibari ile ......liğine hak kazandığının tespitine, ......lik ...lemlerinin geç yapılmasından kaynaklanan ve davacıya eksik ödenen 6.159,60 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilm...tir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 15.03.1990 – 15.10.2013 tarihleri arasında 5434 sayılı Yasa kapsamında ...tirakçi olduğu, davacı ile çalışmakta olan ...yeri arasındaki sözleşmenin sona ermesi ve davacının talebi üzerine 24.10.2013 tarihinde davacının çalışmakta olduğu ...yeri tarafından tahsis talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, görevli ... yolunun belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK"nın 114/1-b maddesine göre; “ ... yolunun caiz olması ” dava şartı olup mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
5510 sayılı ..."un 101. maddesinde yer alan “ …bu ... hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar ... Mahkemelerinde görülür. ” bölümünün iptali istemiyle yapılan itiraz başvurusunda ...... Mahkemesi, 22.12.2011 Tarih ve 2010/65 E, 2011/169 K sayılı kararıyla ( RG. 25.01.2012, Sayı:28184 ) davayı redle sonuçlandırmakla birlikte; söz konusu kararın somut olaydaki uyuşmazlığa ışık tutacak şekilde şu gerekçeye dayandırmıştır; “…5754 sayılı ..."un yürürlüğe girmesinden önce ... ve diğer ...... görevlisi olarak çalışmakta olanlar, evvelce olduğu gibi 5434 sayılı ... hükümlerine tabi olacaklar ve bunların ......leri bakımından da aynı ... hükümleri uygulanmaya devam edecek; ancak 5754 sayılı ...’un yürürlüğe girmesinden sonra ... ve diğer ...... görevlileri olarak çalışmaya başlayanlar ise 5510 sayılı ..."un 4/c maddesi uyarınca, bu ... hükümlerine tabi sigortalı sayılacak ve haklarında 5434 sayılı ... değil, 5510 sayılı ...’un öngördüğü kural ve esaslar uygulanacak, ihtilaf halinde de adli ... görevli bulunacaktır. 5754 sayılı ..."un yürürlüğüyle birlikte artık; yapılan, tesis edilen ...lem ve muameleler idari ...lem sayılamayacak bir...... ......unun varlığından söz etmek gerekli bulunmaktadır. 5754 sayılı ...’un yürürlüğe girmesinden önce ...tirakçisi sıfatıyla çalışmakta olan ...lar ve diğer ...... görevlileri ile ...... sıfatıyla 5434 sayılı ...’a göre ......, dul ve yetim aylığı almakta olanlar ve ayrıca ...lar ve diğer ...... görevlilerinden ileride ......liğe hak kazanacaklar yönünden ise...... ......u’nun tesis edeceği ...lem ve yapacağı muameleler idari ...lem niteliğini korumaya devam edecek, bunlara il...kin ihtilaflarda da evvelce olduğu gibi idari ... görevli olmaya devam edecektir. Bu bakımdan 5510 sayılı ..."un yürürlüğünden sonra, prim esasına dayalı yani sistemin içeriği ve ... kapsamındaki ... ve ...lemlerin niteliği göz önünde bulundurulduğunda, itiraz konusu kuralla, ...lamanın bütünlüğü ve uzman mahkeme olması nedeniyle ... hükümlerinin uygulanması ile ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümünde ... mahkemelerinin görevlendirilmesinde ......’ya aykırılık görülmem...tir. Ancak, yukarıda açıklandığı üzere 5754 sayılı ...’un yürürlüğe girmesinden önce statüde bulanan ...lar ve diğer ...... görevlileri ile ilgili...... mevzuatının uygulanmasından doğan idari ...lem ve idari eylem niteliğindeki uyuşmazlıklarda idari ...nın görevinin devam edeceği açıktır…”
Yukarıda sözü edilen mevzuat hükümlerinin ve ...... Mahkemesi kararının birlikte değerlendirilmesinden, 5510 sayılı ..."un yürürlüğe girmesinden önce ... ve diğer ...... görevlisi olarak çalışmakta olanlar, daha önce olduğu üzere 5434 sayılı ... hükümlerine tabi olacakları gibi bunların ......likleri bakımından da aynı ... hükümlerinin uygulanmaya devam edileceği; ancak, bu ...un yürürlüğe girmesinden sonra ... ve diğer ...... görevlisi olarak çalışmaya başlayanların ise 5510 sayılı ..."un 4/c maddesi uyarınca, bu ... hükümlerine tabi sigortalı sayılacağı ve haklarında 5434 sayılı ..."un değil 5510 sayılı ..."un öngördüğü kural ve esasların uygulanacağı dolayısıyla ihtilafların da adli ... yerinde çözümleneceği açıktır. Kaldı ki; T.C. ......sı’nın 158. maddesindeki “…diğer mahkemelerle, ...... Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıklarında ...... Mahkemesi’nin kararı esas alınır ” hükmü uyarınca ...... Mahkemesi kararının bu uyuşmazlığın çözümünde esas alınacağı tartışmasızdır.
Bu durumda, 5510 sayılı ..."un yürürlüğe girmesinden önce ...tirakçi sıfatıyla çalışmakta olan ...lar ve diğer ...... görevlileri ile ...... sıfatıyla 5434 sayılı ..."a göre ......, dul ve yetim aylığı almakta olanlar ve ayrıca ...lar ve diğer ...... görevlilerinden ileride ......liğe hak kazanacaklar yönünden...... ......u"nca tesis edilen ...lem ve yapacağı muamelelerin “ idari ...lem ” ve “ idari eylem ” niteliğini korumaya devam edeceğinden bunların iptali için açılan davaların çözüm yerinin İdari ... yeri olduğu açıktır.
Zira Uyuşmazlık Mahkemesi"nin 05.12.2012 Tarih ve 2012/251 E, 263 K sayılı; 24.12.2012 Tarih ve 2012/536 E, 433 K sayılı kararları da bu yöndedir.
Somut olayda; davacının sigortalılığının 5434 sayılı ... kapsamında bulunduğu dikkate alınarak 6100 sayılı HMK"nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan “ ... yolunun caiz olmaması ” nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, ...in esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı ...... bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.