Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/21706 Esas 2014/14503 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/21706
Karar No: 2014/14503
Karar Tarihi: 11.06.2013

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/21706 Esas 2014/14503 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/21706 E.  ,  2014/14503 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
    Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun; katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2013 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427.maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1.820,00 TL olarak değiştirmiştir.
    Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır.
    Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir.
    Somut olayda takibe ve davaya konu 329,80 TL’lik alacak tutarı yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün değildir.
    Hal böyle olunca, davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibariyle kesinliği nedeniyle reddi gerekir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 11.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.