Esas No: 2010/7-247
Karar No: 2011/129
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2010/7-247 Esas 2011/129 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
İtirazname : 2010/279011
Yargıtay Dairesi : 7. Ceza Dairesi
Mahkemesi : İSTANBUL 15. Asliye Ceza
Günü : 02.03.2006
Sayısı : 914-100
Haksız kazanç edinme suçundan sanık İ. B..’un 3628 sayılı Yasanın 13 ve 765 sayılı TCY’nın 80. maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis ve 405 Lira adli para cezası ile cezalan¬dırılmasına, 3628 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca ömür boyu kamu hizmetlerden yasaklanmasına, aynı Yasanın 14. maddesi uyarınca, sanığın, eşinin ve çocuklarının adına kayıtlı haksız edinilen menkul ve gayrimenkul mal varlığının zoralımına ilişkin, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 02.03.2006 gün ve 914-100 sayılı hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 12.11.2009 gün ve 2591-15974 sayı ile;
“...Sanık müdafiinin haksız mal edinme suçuna yönelik temyizi üzerine yapılan incelemede,
Üye M. Ö.."ün bilirkişi raporunun yetersiz ve eksik inceleme yapılarak hüküm kurulduğuna dair görüşü reddedilerek yapılan incelemede;
Sanık ve sanığın eşi adına kayıtlı gayrimenkuller ile sanık, sanığın eşi ve çocukları adına açılan banka hesaplarında bulunan paranın müsaderesine karar verilmiş ise de, temyiz inceleme gününde müsaderesine karar verilen mal varlıklarının bir kısmının edinme tarihleri dikkate alındığında 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanık hakkında uygulanan gerçeğe aykırı mal bildirimi suçundan dolayı zamanaşımı ile ortadan kaldırma kararı verilmesi nedeni ile içtima hükmü çözülerek neticeten 3 yıl 6 ay hapis ve 405 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükümden müsadere ile ilgili kısım çıkarılarak yerine 3628 sayılı Yasanın 14. maddesi gereğince ....Mahallesi 120 ada 9 parselin 11280/12888 hissesinin 07.06.2002 tarihinde 20.000 TL (alınma tarihi itibarıyla 20.000.000.000 TL) ya alındığı kabul edilerek haksız edinildiği kabul edilen 793/12888 hissesinin bedeli olan 1395,68 TL"nin;
..... Mahallesi 104 ada 16 parselin, 22.01.2003 tarihinde E. L.."ye satıldığı anlaşıldığından satış bedeli olan 4.000 TL"nin; sanık adına açılan Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesi 9634 numaralı hesabın 18.06.2002 tarihinde kapatıldığı anlaşıldığından, çekilen 26.340 USD"nin hesap kapatma tarihindeki efektif satış kuru karşılığı olan 41.913,65 TL ile sanık adına Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesi 9989 numaralı hesabın 01.01.2003 tarihinde kapatıldığı anlaşılmakla çekilen 18.869 USD"nin hesap kapatma tarihindeki efektif satış kuru karşılığı olan 26.456,18 TL ile sanığın eşi adına açılan Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesi 0064 - 3008901 numaralı hesabın 20.02.2003 tarihinde kapatıldığı anlaşılmakla çekilen 25.000 USD"nin hesap kapatma tarihindeki efektif satış kuru üzerinden karşılığı olan 40.888,40 TL ki toplam 114.563,91 TL"nin sanıktan alınarak hazineye irad kaydına sanık adına Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesi 9734 numaralı hesapta bulunan toplam 41.318 USD"nin müsaderesine; yukarıda sayılanlar dışında edinme tarihi itibarıyla zamanaşımı dolduğu anlaşılan sanık ve sanığın eşi adına kayıtlı gayrimenkuller ile sanık, eşi ve çocukları adına açılan banka hesaplarında bulunan paranın sanığa iadesine, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle düzeltilerek onanmasına” oyçokluğuyla karar verilmiş, Daire Üyesi M. Ö..; “yetersiz bilirkişi raporuna ve eksik araştırmaya dayanılarak hüküm kurulduğu” görüşüyle karşıoy kullanmıştır.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 29.11.2010 gün ve 279011 sayı ile; eksik inceleme sonucu tedbir kararı konulan mal varlıklarının müsaderesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, Özel Dairenin düzelterek onama kararının kal¬dırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlen¬dirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın haksız kazanç edinme suçundan ömür boyu kamu hizmetlerden yasaklanmasına, aynı Yasanın 14. maddesi uyarınca, sanığın, eşinin ve çocuklarının adına kayıtlı haksız edinilen menkul ve gayrimenkul mal varlığının zoralımına karar verilen somut olayda, Yargıtay C.Başsavcılığı ile Özel Daire arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; eksik araştırma sonucu haksız edinilen malvarlığının zoralımına karar verilip verilmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğinden;
22.01.2003 tarihinde bir gazetede çıkan “Emlak Zengini İmar Müdürü” başlıklı haber üzerine Eminönü Belediye Başkanlığında bir dönem imar müdürlüğü ve imar müdür vekilliği görevini yürüten inşaat mühendisi sanık hakkında İstanbul C.Başsavcılığınca soruşturmaya başlanıldığı, aynı gün Eminönü Belediye Başkanlığına yazı yazılarak hem sanığın müracaatının hem de sanığa ait mal bildirimlerinin istenildiği, aynı gün sanığın 13.01.2003 tarihinde A.C.T. isimli kişiden 3.500.000.000 Liraya aldığı ve eşi ile yarı oranında sahip olduğu Eminönü İlçesi İshakpaşa Mahallesi 104 Ada 16 Parseldeki 53 m2 kargir apartmanı 4.000.000.000 Liraya E. L. isimli kişiye devrettiği,
İstanbul C.Savcılığının bu yazısına Eminönü Belediye Başkanlığınca 03.02.2003 tarihinde cevap verildiği, Türkiye Bankalar Birliği ve tapu müdürlüklerine 20.02.2003 tarihinde yazı yazılarak sanığa, eş ve çocuklarına ait hesap ve gayrimenkul bilgileri sorulduğu, sanığın da savcılık tarafından 26.02.2003 tarihinde ifadesi alındığı,
İstanbul C.Başsavcılığınca sanığın malvarlığının geliri ile mütenasip olup olmadığı, malvarlığının yasaya ve genel ahlaka uygun edinilip edinilmediği hususlarının tespiti için Hazine Başkontrolörü M.U..’a hazırlattırılan 04.07.2004 tarihli 16 sayfalık ayrıntılı bilirkişi raporunun sonuç bölümünde; “…adı geçenin memuriyet yaşamının büyük bölümünün Eminönü Belediyesinde geçtiği, bu zaman içinde görev yaptığı bölgede çok sayıda bina satın alıp onardığı veya yıkıp yeniden inşa ettiği, bu binaları işyeri veya konut olarak kiraya verdiği, bunlardan bir tanesini otel olarak aile şirketleri olan 35 milyar Tl sermayeli .... Turizm. Ltd Şti. aracılığı ile işlettiği, gayrimenkul ve otomobil alımı ve bina onarım, tadilat ve inşaat giderlerini nasıl karşıladığına ilişkin açıklamalarının tutarsız ve çelişkili olduğu, bu nedenle de makul olmadığı, bunlardan kendisi eşi ve çocukları adına açılmış TL ve döviz hesaplarında sirküle edilen veya tutulan paraların maaşı ile son derece orantısız olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle İ. B.’un malvarlığının geliri ile mütenasip olmadığı, malvarlığını kanuna ve genel ahlaka uygun olarak edinmediği sonucuna varılmıştır” tespitine yer verildiği,
C.Başsavcılığının istemi üzerine İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesince 27.09.2004 gün ve 96 D.iş sayılı kararı ile 3628 sayılı Yasanın 19/son maddesi uyarınca sanığın, eşinin ve çocuklarının üzerine olan malvarlığına tedbir konulduğu,
İstanbul C. Başsavcılığınca 05.10.2004 tarihinde düzenlenen iddianamede sanığın haksız edindiği mal varlığının şöyle gösterildiği:
“Sanığın Eminönü .....Mah. 6 Ada, 13 Parseldeki işyerini 30.05.2001, Eminönü ... Mah. 94 Ada, 5 Parseldeki apartmanı 05.07.2001, Eminönü ... Mah. 120 Ada, 9 Parseldeki evi 07.06.2002, ... Mah. 104 Ada, 15 Parseldeki evi 27.02.2001, ... Mah. 104 Ada 16 Parseldeki apartmanı 22.01.2003 tarihinde edindiği, Eminönü ....Mah. 783 Ada, 14 Parseldeki iki meskeni 10.10.2000 tarihinde sattığı,
Sanığın eşi olan A.B. adına Eminönü ... Mah. 94 Ada, 5 Parseldeki Apartmanı 12.05.2000 tarihinde, Eminönü ..Mah. 94 Ada 15 Parseldeki evi 27.02.2001 tarihinde, Büyükçekmece ...Mah. 125 Ada, 1 Parseldeki meskeni 23.11.2000 tarihinde edindiği,
Sanık adına olan Pamukbank Sultanhamam Şubesinin 1306277 nolu hesabına 1998 yılında bir yıllık toplam maaşından fazla olan 1.621.505.000 TL, Pamukbank Türbe Şubesinin 1313155 nolu hesabına 1997 ile 2003 yılları arası 11.084.276.000 TL, İş Bankası Sirkeci Şubesinin 720586 nolu hesabına 24.11.1999’ da bir yıllık maaşından fazla olan 4.896.850.000 TL, İş Bankası Ihlamur Şubesinin 292108 nolu hesabına 19.04.2002 ile 18.3.2003 tarihleri arası 1.090.000.000 TL, Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 037183 nolu hesabını 1997-2000 yılları arası 78.540.150.000 TL yatırıldığı,
Pamukbank Türbe Şubesinin 29865419 FF nolu hesabına 1998-2000 yılları arası 16.300 Fransız Frangı yatırıldığı,
Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 6115 USD nolu hesabına 1998-2003 yılları arası 158.508 USD, 2665 nolu hesabına 2.088 USD, Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 7017 nolu hesabına 23.11.1999 tarihinde 12.000 USD, 7156 nolu hesabına 24.12.1999 tarihinde 10.000 USD, 8110 nolu hesabına 10.10.2000 tarihinde 30.000 USD, 8337 nolu hesabına 19.12.2000 tarihinde 30.000 USD, 8847 nolu hesabına 06.07.2001 tarihinde 30.000 USD, 9247 nolu hesabına 10.12.2001 tarihinde 30.000 USD, 9318 nolu hesabına 11.01.2002 tarihinde 29170 USD, 9634 nolu hesabına 14.05.2002 tarihinde 26.395 USD, 9734 nolu hesabına 18.06.2002 tarihinde 22.430 USD, 9989 nolu hesabına 27.09.2002 tarihinde 18.784 USD vadeli döviz hesabı olarak yatırıldığı,
Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 2664 nolu hesabına 2.000, 334 nolu hesabına ise 1992-2001 yılları arası 211.668 Alman Markı yatırıldığı,
Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 974818 nolu Menkul Kıymet Hesabına 11.01.2000 tarihinde 1.031.000.000 TL, 12.01.2000 tarihinde 1.000.000.000 TL yatırıldığı,
Sanığın eşi olan A.B.. adına Ziraat Bankası Cağaloğlu Şubesinin 4173466 USD hesabına 01.05.2002 ile 27.08.2002 tarihleri arası 6.859 USD, Ziraat Bankası Cağaloğlu Şubesindeki hesabına 01.05.2002 ile 27.08.2002 tarihleri arası 10.005 Euro, Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 6587 nolu hesabına 22.07.1999 tarihinde 2.181 USD, 9884 nolu hesabına 24.07.2001 tarihinde 2.410 USD, 9219 nolu hesabına 03.12.2001 tarihinde 2.343 USD, 9256 nolu hesabını 12.12.2001 tarihinde 2.043 USD, 9294 nolu hesabına 28.12.2001 tarihinde 1.743 USD, 9345 nolu hesabına 21.01.2002 tarihinde 1.443 USD, 9369 nolu hesabına 31.01.2002 tarihinde 1.143 USD, 8901 nolu hesabına 22.01.2003 tarihinde 25.000 USD, Pamukbank Türbe Şubesinin 23867379 USD nolu hesabına 26.08.1999 ile 14.05.2002 tarihleri arası 43.117 USD yatırıldığı,
Sanığın öğrenci olan kızı olan Ö.B.."a ait Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 2926 USD nolu hesabına 1995 - 1997 tarihleri arası 13.725 USD yatırıldığı,
Sanığın yine öğrenci oğlu olan Ö. B.."a ait Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şubesinin 2915 USD nolu hesabına 1995-1997 tarihleri arası 19.598 USD yatırıldığı,
Sanık ve eşi tarafından ....Turizm İnşaat Ticaret Limited Şirketi unvanlı şirket kurulup sanık tarafından hissesinin 2003 yılı Ocak ayında kızı Ö.B.."a devredildiği devir tarihi itibariyle şirketin sermayesinin 35 milyar TL olduğu...”,
Yargılama aşamasında sanığın yeminli mali müşavir K.A..’a hazırlatarak mahkemeye sunduğu mütalaada, sanığın malvarlığında gayri ahlaki bir mal edinim olayının olmadığını, gelir ile mütenasip bir artışın olduğunun belirtildiği,
Yargılama aşamasında yerel mahkeme tarafından iki Sayıştay emekli uzman denetçisi ile bir emekli başmüfettişe hazırlattırılan bilirkişi raporunun sonuç bölümünde; sanığın malvarlığında geliriyle orantılı olmayan artışların olduğu, malvarlığındaki artışın aylık maaş geliri, kira geliri gibi nedenlerle açıklanmasının olanaksız olduğu, fiilinin 3628 sayılı Yasanın 13. maddesi kapsamında kaldığı tespitine yer verildiği,
Özel Dairenin inceleme tarihi olan 12.11.2009 tarihinden geriye doğru sanığa atılı suça 765 sayılı TCY’nın 102/4 ve 104/2 maddeleri uyarınca öngörülen 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımı süresini dikkate alarak 12.05.2002 tarihinden önce edinilen malvarlığının iadesine karar verilmek suretiyle yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verildiği,
Anlaşılmaktadır.
Haksız mal edinmenin tanımı 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet Ve Yolsuzluklarla Mücadele Yasasının 4. maddesinde; “Kanuna veya genel ahlaka uygun olarak sağlandığı ispat edilmeyen mallar veya ilgilinin sosyal yaşantısı bakımından geliriyle uygun olduğu kabul edilemeyecek harcamalar şeklinde ortaya çıkan artışlar, bu Kanunun uygulanmasında haksız mal edinme sayılır” şeklinde yapılmış, yaptırımı da aynı yasanın “Haksız Mal Edinme, Mal Kaçırma veya Gizleme” başlıklı 13. maddesinde; “Kanunun daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde haksız mal edinene üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beş milyon liradan on milyon liraya kadar adli para cezası verilir” biçiminde gösterilmiş, haksız edinilen malvarlığının zoralımı 14. maddesinde; “Haksız edinilmiş olan malların zoralımına hükmolunur. Bu malların elde edilememesi veya bir malın tümünün haksız mal edinme konusu teşkil etmemesi sebepleri ile zoralımın mümkün olmadığı hallerde haksız edinilen değere eşit bedelinin hazineye ödenmesine karar verilir. Bu bedel, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun Hükümlerine göre tahsil olunur” şeklinde hükme bağlanmış, 13. madde hükmüne göre cezalandırılanlara müebbeten kamu hizmetlerinden yasaklanma cezası verileceği de Yasanın 15. maddesinde öngörülmüştür.
Ceza yargılaması hukukunda vicdani kanıt sistemi benimsenmiştir. Bu sistemle ifade edilmek istenen hem kanıt serbestliği, hem de kanıtların değerlendirilmesi serbestliğidir. Ceza yargılamasında somut gerçek arandığından, yargıcı bu gerçeğe götürebilecek her şey kanıt olabilir. Ancak, hükme dayanak alınan kanıtların eksiksiz düzeyde derlenmesi ve bunların gerçekçi, akılcı, olayı temsil edici, kanıtlayıcı ve hukuka uygun bulunmaları gerekir. Bu belirlemeler ceza yargılamasında şekli duruma değil, somut gerçeğe itibar edileceğini ortaya koymaktadır. Aksinin kabulü hak ve adalet duygularını yaralayacaktır.
Bu açıklamalar ışığında tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde;
İnşaat mühendisi olup, Eminönü Belediye Başkanlığında ilk defa 01.12.1983 tarihinde sözleşmeli olarak göreve başlayan, 13.11.1984 tarihinde memuriyet kadrosuna geçen, 1999-2003 yılları arasında 8 ay süre ile Eminönü Belediye Başkanlığında İmar Müdürlüğü, 2 yıl kadar da İmar Müdür Yardımcılığı yapan sanığın, eşinin 1996 yılında kurdukları şirket adına olan ve kendi savunmasına göre bir temizlikçi dışında hiçbir çalışanı olmayan küçük bir otelin müdürlüğünü yaptığı, çocuklarının birisinin lise, diğerinin ise üniversite öğrencisi olduğu, başkaca yan gelirinin bulunmadığı göz önüne alındığında, edindiği ve “kanuna veya genel ahlaka uygun olarak sağlandığı ispat edemediği” malvarlığının 3628 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca haksız mal edinme kapsamında olduğunda kuşku yoktur. Yıllar içinde sürekli olarak ve çeşitli şekillerde edinilen haksız malvarlığının gayrimenkul alım-satımı, birçok bankanın değişik şubelerine çok sayıda hesap açılıp kapatılması vb. gibi yöntemlerle değerlendirilmesi ve gizlenmiş olması karşısında, soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan, konunun uzmanları tarafından oldukça ayrıntılı olarak hazırlanmış ve dosya içeriği ile uyumlu iki bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli nitelikte olup, dosyada eksik araştırma olmadığı gibi yeniden bilirkişi raporu alınmasına da gerek bulunmamaktadır.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.06.2011 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.