12. Hukuk Dairesi 2016/17524 E. , 2016/22833 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibinde, ipotek veren borçlunun, iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararı gereği rehinli malın satışının gerçekleştirilemeyeceğini ileri sürerek icra müdürlüğünden satışın ve takibin durdurulmasını talep ettiği, müdürlükçe talebin reddi üzerine şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, .......... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2015/807 E. sayılı dosyası ile asıl borçlu şirket tarafından açılan iflasın ertelenmesi davası kapsamında, anılan mahkemece, 27.07.2015 tarihinde; “.... “İİK"nun 179/a-.... maddesi gereğince; davacı şirketin mal varlığının korunması yönünden;” ifadesine yer verildikten sonra anılan ara kararın (d) bendinde; “Rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle; rehnin paraya çevrilmesi yoluyla başlamış ve başlayacak takiplere devam edilebileceğine, ancak bu takipler nedeniyle söz konusu takiplerde işleyecek ve mevcut rehinle karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak kaydıyla, muhafaza tedbirlerinin alınmasının ve rehinli malın satışının tedbiren önlenmesine” şeklinde tedbir kararı verildiği görülmektedir.
İİK"nun 179/b-.... maddesi gereğince, borçlu şirket hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasında yasaya uymayan bir yön yoktur. Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince ipotekli taşınmazın satışı gerçekleştirilemez ise de, burada çözümlenmesi gereken sorun, hakkında tedbir kararı verilen borçlu şirketin değil, hakkında tedbir kararı bulunmayan diğer borçlunun ihale konusu taşınmazın maliki olması halinde, satışın yapılıp yapılamayacağına ilişkindir.
İİK’nun 149. maddesinde; "İcra müdürü, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmiş ise ayrıca bunlara birer icra emri gönderir" hükmüne yer verilmiştir. Yine İİK.nun 150/ı maddesinde; "Borçlu cari hesap veya kısa orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayrinakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi ..." krediyi kullandıran tarafın başvurusu üzerine ve anılan maddede yazılı koşulların oluşması halinde "icra müdürü 149. maddesi uyarınca işlem yapar ..." hükmü yer almaktadır.
İİK"nun 149. maddesi içeriğinden, asıl borçlu ile ipotek veren arasında zorunlu takip arkadaşlığının bulunması nedeniyle haklarında birlikte takip yapılması gerektiği anlaşılmaktadır. Şu halde, asıl borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilen tedbir kararının, hem söz konusu kararın niteliği gereği, hem de zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle, ipotekli taşınmaz maliki yönünden de sonuç doğuracağının kabulü gerekir.
Temyize konu dosyada asıl borçlunun ... ... ... ... ... ... Ltd. Şti. olduğu, ipotekli taşınmazın malikinin ise şikayetçi ... olduğu anlaşılmaktadır. İpotekli taşınmazın maliki olan şikayetçi hakkında verilmiş iflas erteleme veya ihtiyati tedbir kararı bulunmasa da, takip, asıl borçlunun borçlarından dolayı ve söz konusu şirket lehine verilen ipoteğe dayalı olarak başlatılmıştır.
Bu durumda, iflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir kararı gereğince ipotek konusu taşınmazın satışı gerçekleştirilemeyeceğinden, mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile satışın durdurulması talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.....2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.