13. Hukuk Dairesi 2017/4080 E. , 2018/5523 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan bir adet silah satın aldığını, aldığı silah bedeline karşılık olarak davalının hesabına 21.5.2009 tarihinde 4.000$ havale gönderdiğini ancak silahın kendisine teslim edilmediğini, havale yoluyla gönderilen bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 19.1.2017 tarihli kararında davanın reddine, ... 4. İcra Müdürlüğünün 2011/8897 Esas sayılı takip dosyasında davalının borca ve İcra Müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının iptali ile icra takibinin 4.000 USD"nın takip tarihindeki karşılığı olan 7.555,20 TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının ayrıca iptaline, davacının işlemiş faize ve faizin türüne yönelik fazla taleplerinin reddine, karar verilmiş; 30.1.2017 tarihli tazvih kararı ile 19.01.2017 tarih ve 2016/30 Esas, 2017/11 Karar sayılı kararının hüküm kısmından 1,2, 3 ve 4 nolu hükümlerin çıkarılmasına, 3 nolu hüküm yerine "Alacak likit olduğundan takibe konu asıl alacak üzerinden hesaplanan 1.511,04 inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine," cümlesinin eklenmesine, şeklinde hükmün tazvihine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK.’nun ‘’Hükmün tazvihi’’ başlıklı 305. maddesinde;’’(1) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. (2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.’’ hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, anılan yasal düzenlemeye aykırı olarak, taraflara tanınan hak ve borçlar yönünden hüküm kısmında yazılı olan bir hususun çıkartılarak yerine hüküm kısmında yazılı olmayan bir hususun tazvih yolu ile eklenmesi mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, tazvih talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.