19. Hukuk Dairesi 2018/2901 E. , 2020/38 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülmekte olan tazminat davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kısmen kabulüne dair kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Samsun BAM 3. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ...ile davalı vekili Av. ..."ın geldikleri görülmüş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında süregelen bayilik ilişkisi olduğunu, davacının 2013 yılının aralık ayı sonuna kadar davalı şirketin Samsun ve Sinop bölgesinde tek satıcı olarak faaliyet gösterdiğini, bu sürede davalının müşteri portföyünün davacı tarafından geliştirildiğini, markanın bölge bazında satışlarının artırıldığını, 2014 yılında ise davalının, davacının oluşturduğu müşteri çevresine yaptığı satışlara yeni bayi olan dava dışı üçüncü firma aracılığıyla devam ettiğini, davacının kendi imkanlarıyla oluşturduğu müşteri çevresine davalının yeni bayisi ile satış yapmasının davacının iş hacmini olumsuz etkilediğini ve işin geliştirilmesi için yatırım yapan davacının yatırımlarının atıl kaldığını, davacının TTK"nın 122. maddesine göre denkleştirme tazminatına hak kazandığını ileri sürerek şimdilik 20.000 TL’nin ihtarname tebliğ tarihi olan 03.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Dava değeri yargılama sırasında ıslah edilerek 177.573,07 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren hesaplanan faiziyle birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında yazılı veya sözlü bayilik ilişkisi olmadığını, davacı şirkete tek satıcılık hakkı verilmediğini, denkleştirme tazminatının talep edilebilmesi için gereken şartların bulunmadığını, taraflar arasında satım ilişkisi bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, taraflar arasındaki ilişkinin süresi, bu ilişkinin başlama ve bitiş tarihleri itibariyle davacının satış miktarları nazara alındığında taraflar arasında tek satıcılık ilişkisinin bulunduğu, bu ilişkinin davalı tarafından sebep belirtilmeden sona erdirildiği, sözleşmenin sona ermesinde davacının kusurunun bulunmadığı, davalının ulusal çapta faaliyet gösteren marketler aracılığıyla satış yapması ve davalının yürüttüğü reklam ve pazarlama faaliyetleri birlikte değerlendirilerek hesaplanan denkleştirme tazminatında %50 hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 88.786,53 TL’nin 20.000 TL’sinin dava tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, ilk derece mahkemesince benimsenen rapor uyarınca taraflar arasındaki sözleşmenin niteliğinin yasaya uygun olarak belirlendiği, hesaplanan denkleştirme tazminatının 177.573,07 TL olarak belirlendikten sonra, yine tazminatın niteliği gereği bu miktardan hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği, bu oranın taraflar arasındaki akdin seyri ve somut durum uyarınca en az %50 oranında olması gerektiği, raporun dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun olduğu, yerel mahkemece de %50 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak, davanın 88.786,53 TL üzerinden kabulüne karar vermesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının davalıya gönderdiği ihtarnamenin hangi alacağa ilişkin olduğunun açıkça belli olmadığı, ihtarın içeriğinden edimin belirtilen zaman ve yerde, miktar ve nitelikte yerine getirilmemesi halinde borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmiş olacağı uyarısının bulunmadığı, davadan önceye dair bir temerrüt ihtarının varlığından bahsedilemeyeceği, tazminata uygulanacak faizin kısmi davanın niteliği gereği dava açılan kısım için dava, ıslah edilen kısım açısından ise ıslah tarihinin nazara alınmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, taraf vekillerinin istinaf istemlerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıda belirtilen bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Davacının aleyhine hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
4- Hesaplanan portföy tazminatı nedeniyle mahkemece takdiri indirim yapılmasının kanuni temeli bulunmamaktadır. Mahkemece hesaplanan portföy tazminatının tamamına hükmedilmesi gerekir. Bu itibarla ilk derece mahkemesinde takdiri indirim yapılması, istinafta da bu buna yönelik istinaf talebinin reddi doğru görülmediğinden istinaf kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının vekalet ücreti yönünden temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 2018/709 esas ve 2018/757 karar sayılı 24.05.2018 tarihli kararının BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdiren 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava dosyasının Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 23.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.